HAYA-T’LI EVLER - HÜSEYİN TOKSÖZ

HAYA-T’LI EVLER


Milli bir hafızaya sahip olabilmek ve bu düşünceye sahip hareket kabiliyetinin sonucu olarak kurulmuş Mabetlerin toplumun hafızasını etkilemesi ve bu etkileşimin bir özleme dönüşmesini şu süreçte daha net bir şekilde yaşıyoruz.!

Maddeten virüs vari şeylerden korunmaya çalışıyoruz.

Peki Manen bizi saran ve birden çöküntüye sürükleyen bu eksik yönümüz nedir, bunun üzerine derin bir analiz yapmak istiyorum.!

Ölüme koşulmaz ve asla hafife alınmaz,

Çünkü dünya nimeti, ahiret yurdunu kazanabilmek için verilmiş bir fırsattır bizlere.

Bu nimet evde kalmaktan ibaret değil. Evimizi barınılacak bir yuvaya dönüştürmeliyiz ve ocağımızı tanımlamalıyız.

Ocak, içinde ateşi olan ve ateşin maddi kirlerimizi arındırdığı gibi manevi hastalıklarımızı da temizlemesi için yuvamızı barışın temel taşı olan ahlak ilkesine oturtmalıyız.

Bu ahlakında bir sınırının olması gerekli. Hoş görmeliyiz evet,

Ama islamın hoş gördüğü ve çizgilerini belirlediği bir çizgi.

 

Nehiy etmeliyiz, kendi nefsimize neleri istiyorsak efradımızada onları istemeliyiz.

Ve ashabımız olan ailelerimizi cehennem narından beri eyleyelim.

Kendini beri eden;

Anlatan değil, yaşayan, örnek olabilmeyi içselleştiren, örnek olmak için ördek olan değil.

Şahsiyetini ben idrakiyle perçinleyen ebeveynlerin Ocak yaktığı, Ana ve Babanın nice Ocak’lar yakacakları bir temiz yuva.

Aile müessesini, medeniyetin temelinin çatılandığı mekan olarak var etmek için Ahlakın odalarında gezdiği yürüyen ilkeler lazımdır. Bu ilkeler yazılı değil canlı olmalıdır.!

İnsanın yaşamadığı her ilke, çiğnediği her kavram kendinden eksilen dağa benzer,

Bir yüzü heybetli bir şekilde dururken, diğer yüzü yarılanmıştır, yıkılmaya mahkumdur.!

Bir aileyi ayakta tutan ebeveynlerin yıkılmasında sadece şahısların çöküntüsü değil, geleceğimizin umudu olan çocuklarımızda çöker.

Bunu istemeyiz, bu sebeptendir ki kabul ediyorsak bu teklifi sorgulamalıyız.

Kim olduğumuza ve kimleri yetiştirdiğimize çok dikkat etmeliyiz.

Kader celbinden gelen bir imtihan varsa bunu bizi var eden gücün mahşerinde şefaat olarak bilmeliyiz.

Ama elimizden gelenleri yapabilmeliyiz, kendimizden ve ailemizden sorumlu olduğumuzu unutmamalıyız.

Bu kadar uyarılı bir dille yazmak istemezdim lakin bir çatı altında ciddi fertler yetiştirmeliyiz.

Çoçuklarımızı yalan cümlelerle değil,

Hayatın hakikatleriyle büyütmeliyiz.!

Bu doğrular bir anlık üzgünlük gibi görünse de, doğru bir ömür sürebilmesi için bunu sana veremem demelisiniz, sebepleri ve sonuçları yalanla değil doğruyla öğretmeliyiz.

Telefonum bozuk demektense hayır alamazsın diyebilmeliyiz.

Tavizlerin doğurduğu bahanelerle büyüyen fert yarın bizleri ne bahanelerle kandıracak lütfen düşünelim.

Harekete geçmeyen her fikrin dünyada ki ızdıraplarıyla dolaşmamak için kaldığımız evimizi canlandıralım.

Evde hayat vardır,

Hayatı var eden ahlakın ve esenliğin, temizliğin olduğu günlere kavuşmak dileğiyle,

Gönül Akıl Fikir sağlığı diliyorum.

YAZIYI PAYLAŞ!

Yorumlar / 1

  • Sümeyye Baltacı | 10 Nisan 2021 10:03

    Hüseyin Bey'in yazıları oldukça güzel ve çarpıcı noktalara değiniyor yazmaya devam etmelidir

YAZARIN SON 5 YAZISI
29Ağs

Şımarık Yunan...

27Haz

Sadece Ayasofya Yetmez

28May

Tezatlar İçinde Hakikati Aramak

06May

Oruç (Uruc)

23Nis

Payidar Olsun, Nice Yüz Yıllara