Şark Meselesi Ve Terör  - OĞUZ FEHMİ HAKVERDİ

Şark Meselesi Ve Terör 


(Şark Meselesi ) , Avrupa ve Hristiyan aleminin Türk Milletine karşı yürüttükleri bölücülük faaliyetlerine Avrupa literatüründe verilen addır.

Avrupa ve Hristiyan aleminin Türk Milletini parçalamak ve ilerlemesini durdurmak için yaptıkları bu faaliyetler gerek Avrupada gerek Türkiye'de ( Şark Meselesi ) olarak değerlendirilmiştir.

Türk Milletinin parçalanması ve bölünmesine yönelik ( Şark Meselesi ) adını alan bu faaliyetler, devamlı olarak Hristiyan ve Avrupa alemince planlanmış  ve destek  görmüştür. Türkiye Cumhuriyeti döneminde, (Şark Meselesi ),  doğu ve güneydoğu bölgemizde bölücülük faaliyeti olarak sürdürülmeye çalışılmaktadır ve Avrupa aleminin  bu çalışmaların  içinde  olduğu görülmektedir.

Aslında  Şark  Meselesini  yazarlar, 1071-1683 yılları arasında  Şark  Meselesinin  1. Safhası, 1683 'ten sonraki  zamanı  da Şark  Meselesinin 2. Safhası  olarak  belirtmektedirler.

Avrupa ve Hristiyan aleminin  Şark Meselesinin  1.

sahasındaki  gayeleri  şunlardır :

1- Türkleri Anadolu’ya sokmamak

2- Türkleri Anadolu’da durdurmak

3 -Türklerin Rumeli’ye geçişini önlemek

4 -Türklerin İstanbul’u alışını önlemek

5- Türklerin  Avrupa'ya  girişini engellemek  idi.Ancak Türkler bu  faaliyetleri ifa  ederek  bu safhada  başarılı  olmuştur.  Böylece  1683 yılına kadar  süren  Şark Meselesinin 1. Safhası sona ermiştir. Şark  Meselesinin  2. Safhası  1683 yılından sonra  başlamıştır. Bu  safhada  Avrupa  ve Hristiyan  alemi  Şark  Meselesi ' ni ,  Türkiye  Cumhuriyeti  döneminde  doğu  ve güneydoğu  bölücülük  faaliyetleri  şeklinde  sürdürmeye  devam  etmiştir. Daha  sonraları  19. Yüzyıldan  itibaren  Türk  Milletini bölücülük  faaliyetleri ile  yıpratmak  için  Türk  ve Kürt  kardeşlerimizi  birbirine düşürmek  istemiştir.

Bugünkü  terör  ve bölücülük  faaliyetlerinin temelinde  Avrupa  ve Hristiyan aleminin Şark  Meselesi olarak  adlandırdığı  bu faaliyetleri  bulunmaktadır.

Avrupa ve Hristiyan aleminin  bütün  bu  bölücülük  faaliyetlerini  yaratmalarını  sürdürmelerine  rağmen  Türkiye  Cumhuriyeti ' de yaşayan  Türk  ve Kürt  kökenli milletimiz bu terörü  birlikte yenecekler ve milletimiz  kardeşçe  yaşamasını  sürdürecektir. Allah birlik  ve  beraberliğimizi bozmasın diye dualarımızı eksik etmeyelim.

Saygılarımla.

Not: (Prof. Dr. Dursun Yıldız  ve E.General Fahri

Belen' nin  yazdıklarından  aklımda kalanları toparlamaya  çalıştım. )

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
06Ağs

Kıbrıs Barış Harekatı

06Tem

Kurban Bayramı

06Haz

Fatih Sultan Mehmet 

05Şub
20Ara

- ATTİLA -