Nefret Duygusunu Biz Büyükler Aşılıyoruz - FERAH USLU

Nefret Duygusunu Biz Büyükler Aşılıyoruz


Yarının geleceği dediğimiz çocuklarımız din, dil, ırk ayrımı bilmezler. Asla insan ayrımı da yapmazlar. Tek bildikleri sevgidir .Ancak nefret duygusunu biz büyüklerden öğreniyorlar.

Çocuklarımız dünyaya gelirler, yetişkin birey olurlar. İnsan ayrımcılığını ailelerinden ve yaşadığı çevreden  öğrenirler. Çocuklarımızın dünyası çok renklidir ve sevgi doludurlar. Be sebepten dolayı ayrım yapmadan içinde canlandırdığı renkli dünyasını dışarı yansıtırlar.

Çocuklarımıza insan  ayrımcılığını aşılayarak onların çok büyük bir kişi olduğunu düşünerek ayrımcılığı öğretiyor ve zihninde ayrımcılığı canlandırdığı  için gelecekte zarar vermeye başlar  genç filizlerimiz.

Bu dünyada yaşamımızı sürdürüyorsak  ,kardeşçe yaşamak adına böylesine ayrımcılık fikrini çocuklarımızın aklına sokmamaya özen gösterelim. Çünkü çocuklarımız bizim aynamızdır ne verirsek  onu alır ve yansıtır. Çocuklarımızı bırakın  sevgi enerjisiyle kalsınlar.

Ailelerinden ve yaşadığı çevreden gördükleri ve duydukları ile insanların farklı dinde, dilde olduklarını öğrenir. Yaşı ilerledikçe kendi dilini, örf adetlerini, dinini benimsemeye başlarlar. Çocuklarımızı ayrımcılık düşüncesi ile yetiştirmez isek arkadaşlarının arasındaki farklılığı kendiliğinden çözüme ulaştırır sevgi ile kabul eder ve hoşgörülü davranır. Sağlıklı, hoşgörülü , mutlu anlayışın aşılandığı aile ve çevrede çocuklarımız gelecekte başarılı olurlar.

Topluma uyumlu olabilmesi için biz aileler eşitlik ve özgürlük ruhu ile yetiştirmeye dikkat etmeliyiz. Okul çağına geldiğinde çocuklarımız onunla oynamam , bunla oynarım gibi söylemde bulunmamalıdır. Okulların açılması ile etrafta  onu sevmiyorum , konuşmak istemiyorum,oynamam gibi sözler etrafta, aile içinde  sonbaharda  ağaçtan kopan yaprakları gibi havada uçuşuyor bu tarz  söylemler.

Oyun esnasında bir yabancı çocuk gelse ayrımcalık düşüncesi içinde olan çocuklar yeni gelen çocuğu kurban seçerek ona olmadık sözler sarf edip  o çocuğun  farkında olmadan psikolojik travma geçirmesine sebep oluyorlar . Böylesine bir durum karşısında çocuklarımızla konuşarak böyle davranışların doğru olmadığını anlayacağı dilde ifade etmeliyiz.

Kurban olarak seçilen çocuğun travma geçirmesine asla müsaade etmemeliyiz her nerde olursak olalım. Biz aileler bu konuda çok dikkatli olmalıyız.

Çocuklar kendi aralarında konuştukları ayrımcalık düşüncesi biz ailelerin suçu. Aileler çocuklarının yanında asla bu gibi konuları konuşmamalı. Hangi ırktan, ülkeden, dinden olursa olsun ayrımcalıkla ilgili sohbetlerin yapılmasına müsaade etmemelidir. Bu konu hakkında kulak kabartarak dinleyen çocuklarımız ertesi gün duyduklarını dile getirerek o arkadaşını saf dışı bırakmaya kadar giderler.

Böylesine bir durum karşısında önlem almaz isek bu dünyayı yaşanmaz hale getiririz. Yaşamımız zorlaşır. Öncelikle çocuklarımıza sevgiyi,saygıyı öğreterek  gelecekte sağlıklı , başarılı birey olmasını sağlamış oluruz. Dünyamız yaşanılacak yerdir özgürce yaşıyor ve nefes alabiliyoruz. Biz insanlar renkli ve farklı olduğumuz için ayrı bir güzellik katıyoruz. Her insan özel ve farklıdır. Biz büyüklerin görevi bu düşüncelerimizi çocuklarımıza aşılarsak  gelecek nesillerimizde farklı , mutlu yaşamları olur.

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
29Kas

Ne Ekerseniz Onu Biçersiniz

05Ekm
17Eyl

Emek Vermeden Hazıra Konmak Olmaz

20Ağs
30Tem

Kendi Kendimizin Doktoru Olmuşuz