Böylesine basit gibi görünen ama sorunun cevabını çocuklardan almak istediğimizde hazır cevap olarak anında öğretmen , doktor , asker ya da anne olacağım der.Geriye dönüp çocukluk dönemlerimizi hatırladığımızda hepimiz oyunlarımızı hep mesleki açıdan kurgularız değil mi ? Belki de hayatımızın ilkleri olarak hazır cevabımız olarak böyle demişizdir. Büyük rahatsızlıklar geçirdiğimizde derdimize çare olan doktor, cehaleti sonlandırmak adına eğitip bir şeyler öğretmek adına öğretmen olmuşuzdur
Adam sende bu nasıl bir sorudur bizleri çocukluk yıllarımıza götürmek istiyorsun gibi düşünceler oluşabilir.Peki bu soruyu büyüklerimize sorduğumuzda alacağımız cevap üç aşağı , beş yukarı cevaplar farklı olacaktır.
Belki de mümkün olması zor olsa da farklı olarak sorduğumuzda ‘’ eğer insan olmasaydınız ne tür canlı olarak dünyada yer almak istersiniz ? Kuş gibi asil ya da bir büyük fok balığı gibi güçlümü olmak istersiniz ? Kartal gibi özgür, keçi gibi inatçı mı olmak isterdiniz ? Koyun gibi her yere sürülen, inek gibi çalışkan mı olmak isterdiniz ? Tavşan gibi hızlı, kaplan gibi yırtıcı ya da karınca gibi çok çalışkan mı istersiniz?
Oturup düşünelim acele etmeden sakin kafa ile biraz zihnimize yüklenelim. Çünkü bizlere değerli önem taşıyan fırsatlar sunulduğun da düşünme sonucun da vereceğimiz cevap son nefesimize kadar seçmiş olduğumuz canlı türü olarak yaşamaya devam edeceğiz.
Büyük fok balığını seçmiş isek zihnimizde canlandıralım çok uzun süre ömür yaşayacağımızı .Yaşa yaşa bitmek bilmez. Yaşayacak olduğun ömür sürecinde ne sevdalar , ne aşklar yaşanırdı değil mi. İnsanlar sevgi zenginliğini sonuna kadar yaşardı. Bize göre değil , yapımıza ters düşerdi.
Kuş olmak en güzeli. Kuşlar özgürce uçarlar özgürlüğünün tadını çıkarırlar ve kendinden başka kimseyi incitmezler…Sevgi doludur, hayatını içine sindire sindire yaşamayı sever. Özgürlüğün abidesidir gidebildikleri kadar uzağa ve orda kalabilirler. Dünyaya yüksek çok yüksekten kuş bakışı izlerler.
Dünyayı farklı boyuttan izlemek gibi ,varmı ama bizler kuş olmakta istemezdik. Bunu da beğenmezdik.
Ya güneş olsak diye düşünelim dünyaya tepeden bakmak güneş olmasaydı sıcak ta olmazdı , güneş olmasaydı aydınlıkta olmazdı. Ömrünün yettiğince insanları ısıtır , karanlıkları aydınlatırdık. Ama ne mümkün değil mi.
Ama insan olmak ayrıcalık.İnsan ömrünün yaklaşık olarak 70 sene olan canlı türünün nesi var değil mi. İnsanda diğer canlılar gibi doğar , yaşar ve ömrünün bittiğinde ölür. Fark var mıdır diğer canlılardan ?
Cahit Sıtkı Tarancı’nın , dediği gibi yaş 35 yolun yarısı eder der .35 yaşına kadar birikim yapar ve sonrasın da birikimini yavaş yavaş harcamaya başlar. Yolun yarısına kadar ne biriktirir ve öğrenirsin yokuş aşağı yavaş adımlarla inmeye başladığın da bildiklerini de unutmaya başlarsın. İnsan doyumsuz canlı türüdür. Her zaman olsun istersin , gözün doymaz ve her şeyin en iyisi olsun istersin. Elinde olanlara şükür edip yetinmeyip hep başkalarında olur gözün.
Ancak insanlar da var olan en güzel şey duygularıdır.Üzüldüğünde ağlayabiliyor,sevindiğinde gülebiliyorsun, mutluluk olgusu güçlüdür en önemlisi de sevgidir .Aşkı en iyi şekilde yaşarsın. İşte bunları göz önünde bulundurursak tercihimiz insan olmalıdır. Ancak insan gibi insan olmak ve insan gibi yaşayabilmektir. Şimdi sizin kararınız ne olacaktır ? İnsan olmak mı yoksa herhangi bir canlı olmak mı?
