6 Şubat depremlerinde en büyük yıkım ve hasar ve yine ölü sayısı olan dört İllerden, Hatay Kahramanmaraş, Adıyaman ve Malatya’mız olmuştur. 6 Şubat depremlerinde Malatya’mız da büyük bir yıkım ve hasar olmuştur. Bizi ve bizleri yönetenler ne kadar olsa da Malatya’da yıkım ve hasarların az olduğunu söyleseler de, buradaki yıkımı ve hasarları Türkiye ve dünya gördü ne hikmetse bizim bazı yöneticiler ve siyasilerimiz görmemiştir. Yazık oldu Malatya’mıza, Yazık etiler Malatya’mıza.. 6 Şubat depremi sonrası Malatya’da pek değişen bir şey olmadı. Valiler geldi gitti, yerel seçim oldu başkanlar değişti. Yerel seçimler öncesi verilen sözlerin hiç biri gerçekleşmedi…
6 Şubat depremlerinde hayatlarını kayıp eden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet diliyorum tüm yakınlarına sabırlar diliyorum. Malatyalılar her zaman derler ki sahipsiz Malatya. Felaket diye tabir ettiğimiz bir deprem yaşadık, Malatya’mızı yüzde doksan büyük bir yıkım ve ağır hasar bırakmıştır. Biz her zaman deriz ki; Zaman zaman Malatyalılar nedir diye sorduğumuz olmuştur. Malatyalı olmayı farklı kılan veya Malatyalı kimliğini oluşturan değerler üzerine de sık sık düşünürüz. Her Malatyalı için önemli bir aidiyet hissi uyandıran bu kimlik, her hemşerimiz için farklı önceliklere sahiptir.
Hemşerilik duygusunun kökeninde ortak değerler ve kültürler yer alsa da, gurbetteki bir Malatyalı için öne çıkan dayanışma, işbirliği ve memleket için iyi işler yapabilme heyecanıdır.. Gurbetteki bir insanın en güvenilir sığınaklarından biri mutlaka ama mutlaka hemşerilerinin yanıdır. Malatya’mızın güzide insanlarının çabaları, bir başka şehirle asla karşılaştırılamaz. Çünkü; karakter özellikleri arasında en belirgini özveri olan Malatya insanı, doğduğu topraklara olan vefasını daima sergilemektedir.
6 Şubat depremleri hep birlikte gördük ve hala o artçı dediğimiz binlerce depremi yaşıyoruz. Allah bir daha bu tür depremleri ve afetleri Ülkemize vermesin inşallah. 6 Şubat depremlerinde nerdeyse 2 ve 3 gün vatandaşlarımız ekmek su bulamadı unutmamalıyız ki Ülke olarak birlik, içinde olduk. Depremden sonra büyük bir cesaret ve özveri örneği gösteren arama kurtarma çalışmalarına katkıda bulunan ekiplere minnettarız. O insanların, kurtulan her can ile yaşadıkları sevinci biz de paylaşıyoruz.
Bizler Ülke olarak zor zamanlarda hep birlik içinde olduk ve olmaya devam ediyoruz. Bizler büyük bir Ülkeyiz ve büyük bir milletiz. Allah Ülkemize zeval vermesin inşallah. 6 Şubat depremlerinde birlik beraberlik içinde olduğumuzu dünya görmüştür, ne yazık ki Malatya’da ki depremleri bizleri yöneten ve bazı siyasilerimiz görmemişlerdir ve hala göremiyorlar. Esnafımız halen kan ağlamakta akabinde mücbir sebep sona erdi. Malatya’da iki STK’dan başka kimse tepki göstermedi. Yazık inanın bu işin sonu iflaslara, dönen çeklere ve senetlere akabinde esnafların işyeri kapanmasına kadar gidecek.
Mert İnsanların şehridir Malatya. Aklıyla oynanmaz. 6 Şubat depremleri bizler canlı olarak gördük ve hala o depremler aklımızda çıkmıyor. Gün olmuyor ki 6 Şubat’ı hatırlayıp ağladığımız hüzünlendiğimiz gün yoktur. Bizler gördük inşallah bizden sonrakiler görmezler. Bizler depremlerde hep sahalarda olduk ve olmaya devam ediyoruz. Her gittiğimiz enkaz başında gözyaşlarımızı tutamadık ve çok sayıda vatandaşlarımızı enkaz altında çıkardık. Ellerimiz tutmazken soğuk havaya aldırmadan o beton parçalarını bir an evvel kaldırıp bir canımızı kurtarma telaşındaydık.
STK toplumun farklı alanlarında karşılaşılan sorunların çözümüne odaklanan, kar amacı gütmeden faaliyet gösteren örgütleri ifade eder. Bu kuruluşlar, genellikle sosyal, çevresel, kültürel veya insana yönelik birçok farklı konuda faaliyet gösterirler. STK'lar, toplumun çeşitli kesimlerini bir araya getirerek, toplumsal sorunları ele almak, çözüm önerileri sunmak ve değişim yaratmak için önemli bir rol oynarlar.6 Şubat depremlerde az sayıda STK’larımız Malatya’mızı terk etmemişlerdir ve kendi İlinden vatandaşlarına yardım ve destek olmuşlardır hep Malatya’da kalmışlardır.
Bazı STK Başkanlarına sesleniyorum; Neden 6 Şubat depremlerden sonrası Malatya’yı terk ettiniz. Sizler bu STK veya derneği reklam için ve ya kendi egolarınızı tatmin etmek için mi açtınız. Siz ve sizlerde hiç mi Allah korkusu yok. Bu tür STK’lar kendi reklamlarını yaparak sosyal medyadan paylaşmaktır. Oysaki memleketime bir dirhem faydaları yoktur.
Malatya’daki STK’larımıı mutlaka kontrol altına alınmalıdır. Hele hele tabela STK, dernek olmamalıdır. Ve çalışmaları nedir diye yetkililer tarafından kontrol altına almalıdır. Bilinmeli ki Sivil toplum kuruluşları, genellikle eğitim, sağlık, çevre koruma, insan hakları, kadın hakları, çocuk hakları gibi alanlarda çalışır. Bu kuruluşlar, projeler geliştirir, farkındalık kampanyaları düzenler, araştırmalar yapar ve hükümetlerle işbirliği yaparak toplumsal sorunlara çözüm getirmeye çalışır. Ayrıca, bağışlar ve gönüllü çalışmalar yoluyla kaynak toplayarak faaliyetlerini sürdürürler.. Birde olmamış gibi bazı STK’lara konteynır vermişler. 6 Şubat depremlerinde Malatya’yı terk eden ve Malatya’ya gelmeyen bazı reklamcı STK’lara konteynır vermişler. Ne diyelim; Depremlerde Malatya’ya gelmeyen STK’lara selam olsun, reklamcı STK’lara selam olsun.
Depreme karşı eğitim, alt yapı hizmetleri devlet millet ortaklaşa alınan tedbirler ile daha iyi seviyede olabilirdik. Ancak şurası bir gerçek ki, yeni bir Marmara depremi olduğu zaman akıbetimizin daha iyi olabileceğini kim iddia edebilir. Belki arama kurtarma ekipleri daha eğitimli olabilir, ancak onların yapabilecekleri de sınırlıdır.
Beklenen büyük bir İstanbul depremi gerçeği ile karşı karşıyayız. Buna karşı ne tür tedbirler alınıyor. Maalesef hak getire. Yetmedi bir de ‘Kanal İstanbul projesi’ gündemde. Oysa bu projenin depremi tetikleyeceğini ifade eden bilim insanları da var.
İzmir'de yaşanan son deprem ülkemizin afet haritasını ve alınmayan tedbirleri yeniden gözümüzün önüne getirdi.
Unutmayalım deprem de affetmez tarih de…