ZEKİ DAĞ

Dostun Kim, Düşmanın Kim?

ZEKİ DAĞ

Bir gün yalnız kaldığında, dostunun kim olduğunu, düşmanının kim olduğunu en zor anlarında anlarsın. Etrafına bak, kimler yanına gelir, kimler sana merhem olur. Gözlerini iyi aç, bak ki kim dost, kim düşman, ve bu durumu anlaman hiç de zor olmayacak. Unutma, bazı sırlar vardır, mezara kadar gider; bazı sırlar ise zamanı gelince ortaya çıkar. Yüzsüzlerin sırları her zaman meydana çıkar ve bu sırlar da her zaman onları ifşa eder.

Bir zamanlar benim de sevdiğim, değer verdiğim insanlar vardı, fakat sonra o kahpeliklerini gösterip kaybolup gittiler. Siz, dostluktan ne anlarsınız? Hani derler ya, "Yaşamak su gibi akıp giderken, geriye kalan sadece vefa, selam ve habersiz yapılan dualardır..." Bir de şunu hatırlayın: Konuşmayı öğrenmek sadece iki yılımı aldı, ama susmayı öğrenmek 60 yılımı aldı derler, be usta.

Ölümü unutma, çünkü bir gün kapını çalacak. Hepimiz, ölmeyecekmiş gibi yaşarken, bir de yarını düşünmemiz gerek. Etrafımıza bakmamız lazım, çünkü bu dünyada kimlerin, kimlerin göç ettiğini bir gözden geçirmeliyiz. Unutmayın ki, bu günün yarını var; ölüm de var. Eskiden kışlar vardı, soğuktu; ama şimdi insanlar soğuk, yüzleri soğuk, sözleri soğuk, kalpleri soğuk… Deme ki, her şey yalanmış, be usta.

Hani derler ki, "İyilik yap, suya atsınlar..." Bu her zaman geçerli olmayabilir, çünkü eğer bir insan birine dost dediyse, sonu ne olursa olsun, dost kalmalısınız. Dostunu satma, çünkü bir gün biri çıkar ve seni satabilir. Merhamet sahibi olan, ikramda da cömert olur; ama bu sözler, yalnızca adam olanlar için geçerlidir. Her şeyin hayırlısını Allah versin.

Güzel olan her şey güzeldir, derler. Ama unutma, değerli dostlarım; kalbin kırıla kırıla öğrenirsin kimlere ne kadar değer vermen gerektiğini. Şair ne demiş, bilir misiniz? "Kapısını çalmayı bilmediğin bir yüreğin tapusunu isteyemezsin; gönle imza atmayanın ömründe muhabbeti olmaz." Bu sözleri herkes anlamaz, güzel sözleri ancak güzel insanlar anlar. Güzel sözleri insan olmayanlar, zaten anlamazlar. Allah, her şeyin hayırlısını versin.

Yola git dostum, dostluğun ne olduğunu o gittiğin yolda öğrenirsin. Bir insanın ve dostunun ne olduğunu, gittiğiniz yol ve birlikte olduğunuz süreçte daha iyi anlarsınız. Güzel sözler her zaman iyidir ve iyi olmalıdır. Ama ne yazık ki, cahil olanlar, yalancılar ve dedikoducular, bu güzel sözleri anlamazlar. İnsan, zamanla tanınır; sırtından vuranı da, sözünün arkasında duranı da tanırsınız.

Bir söz var, "Suç sende değil, suç bende. Ben sana bu kadar değer vermeseydim, bu kadar değersiz olmazdım." Ne kadar anlamlı ve güzel bir söz, değil mi? Tabi ki sadece anlayana derler. Allah'ım, sen büyüksün, Rabbim sana muhtaç olmak en büyük zenginliğimdir. Senden başkasına muhtaç eyleme beni. Allah'ım, sen büyüksün, bizi ve bizleri şeytandan ve kötü insanlardan uzak tut. Amin.

Çok yordular beni, bilir misiniz? Çok kırdılar beni, bilir misiniz? Ama ben hiçbir zaman kin tutmam. Sadece kırgınım, güzel dostlarım. Cahillerle yol yürüdük, bilemedik. Yalancı ve dedikoducularla dostluk kurduk, ne bilelim ki? İnsan, bu tür insanları çevresine tanıtıyor, ne bilelim ki? Eğer bir insan gittiği yerlerden ayrıldıysa, mutlaka bir sebebi vardır.

Aşık der ki: "Yüküm çok ağır, yolum uzun, kalbim kırık ama bildiğim tek şey var, o da Allah'ın büyüklüğüdür." Tabi ki cahil olanlar ve Allah yolunu bilmeyenler ne bilir? Dini kullanan cahiller, yalancılar ve dedikoducular ne bilsin? Güzel sözler her zaman güzeldir. Toprak emanetime iyi bak, benim gibi sarıl derler güzelim. Babam, gün yüzü görmedi ama cennet bahçesini görecektir inşallah.

Unutmayın, dostun kim olduğunu, düşmanını iyi tanıyın. Kalbinizle ve vicdanınızla hareket edin. Çünkü zaman, her şeyin en doğru cevabıdır.

Yazarın Diğer Yazıları