Sultanlara Kalmadı
KAZIM KILINÇ
İnsan ardı sıra giden bir kervan
Rüzgâr gibi uçar döner bu devran
İnsan bir seyyahtır dünya bir seyran
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Göçüp gitti nice padişah hakan
Ne tahtları kaldı ne saray mekân
Zaman bir nehirdir hızlıca akan
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Hani neredeler ecdadı aba
O güzel yüzleri dönmüş türaba
Ümit hayalleri akmış seraba
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Dünya kurulmuş bir gecelik han
Ömür bir kar gibi eriyor her an
Kuş gibi kafesten uçacak bu can
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Dünya iki şaha azdır diyenler
Sırmalı elbise kaftan giyenler
Dönmedi hiçbiri göçüp gidenler
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Hani şimdi nerde çalım satanlar
Kuş tüyü yatağı serip yatanlar
Durmadan servete servet katanlar
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Kuş dili bilirdi Sultan Süleyman
Gönderdi Belkıs'a bir emir ferman
Bulmadı ölüme bir çare derman
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Yavuz'un büyüktü şöhreti namı
Fethetti beldeler Bağdat'ı Şam'ı
Onu da eritti dert ile gamı
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Nemrut hazırladı bir sahte cennet
Görmedi ömründe keder ile dert
Sonunda bir sinek geçirtti cinnet
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Buldu Lokman Hekim abı hayatı
Bulmaktı dertlere çare sanatı
Sonunda ölümle kapandı bahtı
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz
Allah'ın sevgili şanlı nebisi
Gelmedi dünyaya onun gibisi
Kavuştu Rabbine sadık elçisi
Bu dünya yalandır kimseye kalmaz