İSMAİL HAKKI DALAK

Hayat Zor Ama…

İSMAİL HAKKI DALAK

Hayatın zorlukları, bazen zor yolları, o yolların çakıl taşları vardır. Yürüdükçe ayağınızı, düşündükçe yüreğinizi kanatır. Hayat zorlaştıkça doğruluklar, dürüstlükler azalıyor. Örs gibi oturup, körük gibi soluyan insanlar birer birer tükeniyor. İnsan yalnızlaştıkça menfaatlerde bireyselleşiyor. Herkesin elinde bir keser, hep kendinden yana yontuyor hayatı.

Eli öpülesi insanların çoğu toprak altında, en güzel sözler okumadığımız kitapların hiç açmadığımız sayfalarında. Söze de değer veren yok düne de. Yarını da düşünen azaldı, hayat sadece bugünden ibaretmiş gibi pervasızca yaşıyoruz. Gemisini kurtaran kaptan olmuyor, her koyun kendi bacağından asılır da ya kokusu! Misafirlikler artık çok yakın aile arasında. Komşu komşuyu tanımıyor bile. Büyük küçüğü bilmiyor, küçükte büyüğü. Saygı, sevgi Türk Dil Kurumunun sözlüklerinde kaldı. İnsanlık nerede kaldı derseniz, bak onu bende bilmiyorum. Herkesin ederi maddi külfeti kadar vesselam.

Ama yine de bireyselleştirmeyelim hayatı. Ötekileştirmeyelim kimseyi, karşı fikirlere de saygımız olsun, insanlara da. Hataları da yanlışlarımızı da konuşarak halledelim. Kimsenin umudu olamıyorsak umutlarına da engel olmayalım. Kin, nefret ve düşmanlık edenler hayatta hep kaybedenlerdir. Affetmek, bağışlamak en büyük erdemlerdendir. Maide Suresi 34. Ayette Yüce Allah mealen, “Ancak onları yenip ele geçirmenizden önce tövbe edenler müstesna! Biliniz ki Allah çok bağışlayıcı, çok esirgeyicidir” buyurmaktadır.

Teknoloji ne kadar gelişse de imkanlarımız ne kadar bollaşsa da hep daha fazlasını istiyor, kendimizi mutsuzlaştırıyoruz. Bazen hayatı akışına bırakmak gerekiyor. Sahip olduklarımız üzerinde nasıl ki tasarruf etme hakkımız var ise unutmayalım ki bizi yoktan var eden, hayat veren Yüce Allah’ın da bizim üzerimizde mutlak tasarrufu vardır. Bazen yoklukla bazen bollukla imtihan eder. Biz kullara O’nun kaderine rıza göstermek düşer. Yaradan Allah,  kulunu asla yalnız da bırakmaz rızık sız da. Yüce Allah Zümer Suresi 10. Ayette mealen, “Ey Muhammed! Bizim adımıza de ki: Ey iman eden kullarım! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Bu dünyada iyilik yapanlar için (ahirette) bir iyilik vardır. Allah’ın yeryüzü geniştir. Sabredenlere mükâfatları elbette hesapsız olarak verilir” diye buyurmaktadır.

Zor zamanlardan hepimiz mutlaka geçmişizdir. Tabi bu zorluklar insandan insana farklıdır. Kimi malla, kimi makamla, kimi evlatla, kimi de vatanla sınanır. Filistinliler de vatanla sınananlardan hatta canlarıyla, kanlarıyla. Filistinli bir çocuk Allah’a yalvarıyor, “Ne olur Ya Rabbim” diyor, “Yoruldum, dayanamıyorum, dinlenmek için artık ölmek istiyorum” diye de ekliyor. Harabeye dönmüş Gazze’de inşaat molozlarının arasında, aç, susuz, uykusuz ve de kimsesiz. Bir Allah’ı var ve O’na yalvarıyor. Her tarafta sesini duyan var ama işte o kadar.

Zor günlerin iyi tarafları da vardır; insanları tanırsınız, en çokta yanınızda sandıklarınızı. Şair ne güzel ifade etmiş; “Gönül zor gününde nice dostuna koştu. Gördü ki çoğunun dışı hoş içi boştu” …

Cumartesi günü idrak edeceğimiz Mevlid Kandilinizi kutlar, aileniz ve sevdiklerinizle birlikte sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yaşam dilerim.

Yazarın Diğer Yazıları