18 Mart Çanakkale ruhunu yaşatma ve o kutlu yolun yolcularını anma günü. Bir okulun, bu güne özel hazırladığı programa gittik dostlarla. Yerel televizyonlardan biri de davete icabet edip gelmişti bu anlamlı güne. Mikrofon –ses tonundan anlaşıldığı kadarıyla- görmüş geçirmiş birinin elinde.
Gayeyi bir Hoca anlatıyor bizlere. Rıza-yı ilahiyi aşılamaya başlıyor körpe beyinlere.
O gün Çanakkale’de yaşanan ruhu yeniden genç yüreklerde yeşertme gayretinde…
Günün anlam ve öneminden bahsetmiyor bile. Herkes Çanakkale’nin ne olduğunu biliyor elbette ama herkes o ruhu genç gönüllere nakşedemiyor! Bir tarih dersindeymiş gibi anlatılagelmiş uzun müddetçe!
Hoca konuyu kutlu Bedir Savaşı’ndan açıp Çanakkale ile devam edip Afrin’le noktalıyor.
Maziyi yeniden hülyalarda canlandırmak için tüm hatipliğini ve heyecanını harcıyor adam.
Hatiplik, hakimiyet on numara!
Mükemmel bir koro ve profesyonel denilecek bir ekip oluşturulmuş öğrencilerden. Herkes üzerine düşeni layıkıyla yapıp güzel bir birlik mesajı verme gayretinde!
Mikrofonu genç yürekleri müteakip bir başka isim alıyor bu kez. Kurumun sahiplerinden…
Afrin için elini taşın altına koyup yüreğiyle de maddi kaynaklarıyla da Afrin mazlumlarına destek olan bir kişi.
Ey Halık-ı Rahman, Ya Rabbi Rahim diyor içtenlikle.
Çanakkale destanı ile Afrin kentinin alınış gününde, bu kutlu ve anlamlı günde bizleri bir araya getiren sana sonsuz hamd-u senalar olsun!
La ğalibe illallah deyip davana boyun eğenlere ve o uğurda ser verenlere selam olsun.
Selam olsun kutlu nebiye…
Selam olsun onun izinden gidenlere!
Selam olsun Afrin’li mazluma. Selam olsun Çanakkale’ de sırt sırta yaslanıp mücadele veren ecdada!
Esselamu aleyke kutlu evin bekçisi Abdulmuttalip!
Esselamu aleyke zulmü gagasıyla yeksan eden ebabil!
Sizlere selam olsun kardeşlerim dediğinde Erdoğan Hoca, tüyleri “aleykümselam” demek için dikiliyor öğrencilerin!
O fer gözlerden okunuyor. Gönüllerde olan ne varsa gözlerden taşıyor!
Tekbiiiiir diyor bir ses öteden.
Okulun fersah ötesi eşlik ediyor “Allahuekber” nidalarına…
Al sana milli mesaj. Al sana Afrin desteği!
Din nasihatse en güzel nasihat gönüllere. Gören göze, işiten kulağa!
Biz yıllardır düzinelerce program takip ettik. Nicesinde öğrenci olarak yer aldık. Nicesini seyrettik, gözlemledik!
İlk kez bir Erdoğan Zelyurt kazındı kalbimize. İlk defa bir hoca unutulmaz oldu mazi defterimizde!
Yapacaksanız buyrun böyle yapın. Yaşatacaksanız evvela yaşayın!
Kuru kuruya mikrofonlarda iki kelam edip tarihi okumayın!
Gençlerin kanına, canına girin! Unutmayın bu gençlik ve bu toplum bizim! Bunlar geleceğimiz!
İstesek de istemesek de bunlar olacak! O halde sürekli dövünüp durmak yerine biraz da tebliğ etsek ya?
HAMZA ATLI KİMDİR?
1991 Doğumlu Hamza Atlı Malatya Yeşilyurtlu.
Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesinden mezun olan yazar, özel bir öğretim kurumunda idareci olarak hayatına devam ediyor.
YAZARIN ÖZGEÇMİŞİ
20.02.1991 Tarihinde Malatya ili Yeşilyurt ilçesinde Dünya'ya merhaba diyen Yazar yedi çocuklu bir ailenin üçüncü çocuğu. İlk öğrenimine doğduğu mahalle olan Tecde'de başladı. Başka okullarda devam etmiş olmakla birlikte yine Tecde'de bulunan Yusuf Kenan Lisesi'nde Malatya ilindeki eğitim sürecini tamamlamış oldu. 2010 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Coğrafya Bölümü'nde devam ettiği öğrenim sürecini Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde tamamladı. 2015 yılında millet ve memlekete faydalı olmak adına Malatya'ya döndü. Özel bir ortaöğretim kurumunda öğretmenlik/idarecilik yapıyor. Birçok dernek ve sivil toplum kuruluşunda aktif olarak çalışmaktadır. Malatya Gençlik Konseyi dahil birçok sivil toplum örgütünün kurucularından biridir. Birçok dernekte kurucular kurulu üyesidir. Muhtelif ulusal ve yerel gazete/sitelerde köşe yazıları yazıyor. Millet ve memleket menfaati olan her iş ve icraatta boy gösteren yazar memleket meselelerini dert edinen duyarlı biri. Yazılarını da bu bağlamda yazmaktadır.
