Türkiye, Şükürler Olsun... - AYSUN AVCU

Türkiye, Şükürler Olsun...


Gerçekten de, Türkiye’de yoksulluk, tek başına devletin altından kalkabileceği bir sorun olmaktan çıktı. Muhalefetin de sivil toplumun da artık elini taşın altına koyması ve işbirliği ile bu en ciddi sorunumuzu çözümde katkı sunması gerekiyor.

Türkiye’de 8 milyon kişi kendi Genel Sağlık Sigortası primini ödeyemiyor. Bu grup, asgari ücretin üçte biri kadar bile geliri olmayan, herhangi bir gayrı menkule sahip olmayan kişilerden oluşuyor.

Çalışan nüfusun yüzde 60’ı asgari ücret veya altında gelir elde ediyor. 20 milyon insan açlık sınırı altında yaşıyor. İşini kaybedenler de eklendiğinde bu rakam 30 milyona yaklaşıyor.

Türkiye’nin açlık sorunu son birkaç yılda inanılmaz biçimde büyüdü. Dünya Bankası verilerine göre, 2018’de 6.9 milyon olan “mutlak yoksul” sayısı 2019’da 8.4 milyona, 2020’de ise 10.1 milyona yükseldi. Böylece sadece son iki yılda bu sayı toplam 3.2 milyon artmış oldu.

Veriler göz önüne alındığında ülkemizin önümüzdeki yıllarda en büyük probleminin açlıkla mücadele olacağı anlaşılıyor.

Yapılan son anketler, iktidar bloğunda kayda değer bir oy kaybının yaşanmadığını gösteriyor. Bu durumda, iktidar seçmeninin artan sefaleti siyaset kurumuna fatura etmediği, muhalefetin mevcut iktidardan daha iyi bir yönetim ortaya koyamayacağını düşündüğü anlaşılıyor. Hal böyleyken, muhalefetin en az iktidar kadar “şapkayı önüne koyma” zamanının geldiğini söyleyebiliriz. Açlık ve yoksullukla mücadele siyaset kurumunun tüm bileşenleriyle yürütmesi gereken ciddi bir mesele.

Dünyada 462 milyon yetişkin açlık ve yetersiz beslenmeyle mücadele ediyor. 821 milyon insan yeterli gıdaya ulaşamıyor. Açlıkla mücadele edenlerin nüfusa oranında Orta Afrika Cumhuriyeti (%53), Çad (%44) ve Madagaskar (%41) gibi Afrika ülkeleri öne çıkıyor.

Türkiye, şükürler olsun, henüz bu ülkeler kadar kötü bir seviyede değil. Kaynaklarımız göz önüne alındığında, en kötü senaryoda dahi bu liglere düşmeyeceğimizi gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Ancak açlık ve yoksullukla mücadelede BM ve Dünya Gıda Örgütü’nün başarılı programlarını model almak faydalı olacaktır.

YAZIYI PAYLAŞ!

Yorumlar / 2

  • ..... | 18 Mayıs 2022 13:56

    Durum girtikce kötüye gidiyor. Beli geliri olanlar bile zorlanıyor. Ev kirası faturlarlar. İnsanların psikolojisini bozdu artık. Çocuklarına bir simit parsı vermekte bile zorlanıyorlar. Hata temel gıda olan ekmeği alamıyacak duruma gelenler var.Rabbim herkese yardım etsin.

  • .. | 08 Mayıs 2022 17:23

    Türkiye’nin açlık sorunu son zamanlarda oldukça fazla elektirik, su, dogalgaz gelen faturalar sanki bir kira ödüyormuş gibiyiz. Hele birde kira da olanlar ne yapacak. Telefon faturasını söylemedim bile. Okula giden cocuklar için interet olması lazım. Bu cocuklar bir simit yemesinler mi artık öyle olmuşki cocukların beslenme cantasına bile birsey koyamıyor anneler. Bir ekmek 3 TL 4 kişilik bir aile günde sadece 4 ekmek yese sadece bir günde 12 TL yapıyor. Eskiden zeytin peynir yoksul yiyeceğiydi şimdi oda zengin sofrasında. Artık siyasilerin mücadele etmeleri, yapılması gerekenler ne ise yapmaları gerekiyor.

YAZARIN SON 5 YAZISI
14Şub

Sevgi nedir sahi..

11Eyl

Yeni Eğitim

29Ağs
27Ağs
18Ağs

Kritik Kavşakta Türkiye