İyi Davranan Kulunu Çok Sever
Mükafatını İse Yalınız Allah Verir
Enfal 28 ayet
İyi bilin ki, mallarınız ve evlatlarınız sizin için ancak birer imtihan sebebidir. Büyük mükâfatın ise yalnız Allah’ın yanında olduğunu unutmayın.
31. Sure (Lokmân Suresi), 14. Ayet
İnsana da, anne babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi onu her gün biraz daha güçsüz düşerek karnında taşımıştır. Onun sütten kesilmesi de iki yıl içinde olur. (İşte onun için) insana şöyle emrettik: "Bana ve anne babana şükret. Dönüş banadır.
Her canlı ölümü tadacak. Bunu hep aklımızda tutarak yaşasak ne kalp kırar, nede bu dünyaya ve içindekilere aşırı meylederiz.
"Ağzı bozukluk erkek karakteri hâline gelmiş! genellemesi yapacak kadar çok ağzı bozuk var. Nokta virgül yerine küfür kelimeleri kullanıyor insanlar. İşin kötüsü bu durum hafife alınıyor.
Gülerken de ağlarken de en iğrenç küfür sözcüklerini savuruveriyor insanlar.
"Ben hanımın çocukların yanında böyle değilim, bakma şimdi böyle küfürlü konuşmalarıma!" demiyorlar mı bir de, benim film orada kopuyor.
Dilinin namusunu korumayan, kalbin masumiyetinden bahsetmesin, yazıp çizmesin arkadaş!
Mümin eşlerinin ilgisizliğinden, sertliğinden, sorumsuzluğundan şikâyet edenler oluyor. Bir baba sığınağı olan evine gelince, herkese köle muamelesi yapıyor, ‘’ben kazanıyorum siz yiyorsunuz’ diyor, küçümsüyor, eziyet ediyor ve sonra da ortalıkta müminmiş gibi geziniyor. Evin iç işlerinin dış işlerinden ne kadar zor olduğunu her erkek anlayamıyor.
Şurası kesindir: Müminin nüfus cüzdanında ne yazarsa yazsın, inandığı dinin elçisi olan Hz. Muhammed (asm) gibi olmayı başaramasa da, ona benzemeyi arzulamadıkça gerçek mümin sayılması imkânsızdır. Aile Allah’ın nasibidir. Annelik de babalık da Allah’ın bağışladığı bir şereftir. Kim bu yüce kimliğin gereğini yerine getirmezse, verilen imtihan müddeti dolunca kaderden derin bir tokat yer. Allah verdiği aile huzurunu ve güvenliğini geri alır. Şükürsüz ve sorumsuz erkek ve kadın ailesini de itibarını da kaybeder. Sorumsuzluk ihanettir. En basiretsiz hain, kendi yuvasına ihanet eden haindir.
Her mümin erkek ‘Hz. Muhammed’in yolundan giden mümin bir baba nasıl olurdu?’ diye sormalı ve şu bilgiler üzerinde düşünmelidir:
-Eşine en güzel üslupla hitap ederdi. Hz. Peygamber (asm) eşlerine sürekli güler yüzle, hassas, şefkatli, ilgili, her gün hal hatır soran bir tarzda davranır, bir örnek olarak Hz. Aişe (ra) validemize ‘Ayşecik’ diye hitap ederdi. Bir eşiyle anlaşmazlığa düştüğünde bile sesini yükseltmez, gönül alarak anlaşmaya çabalardı. Eşiyle koşu yarışı bile yapan bir Peygamberden söz ediyoruz.
-Eşini asla hizmetçisi gibi görmez, evin tüm külfetini paylaşırdı. Hz. Aişe (ra) validemizin anlatımından, Hz. Peygamberin (asm) “Evinde kendi elbisesini diktiğini, ayakkabısını kendi kendine yamadığını, gerektiğinde keçileri sağdığını, ortalığı süpürdüğünü” anlıyoruz.
-Çocuklarına düzenli ilgi ve sevgi gösterirdi. Kendisinden deve isteyen torunlarına deve alacak parası olmayan Hz. Peygamber (asm) hemen dört ayak olup, ‘Haydi binin, bundan iyi deve mi olur?’ deyip torunlarını eğlendirmişti. Yanına gelen oğlunu dizine oturtup seven ve ardından gelen kızını sadece oturtan babayı, ‘Niçin ikisini bir tutmadın?’ diye azarlamıştı...
