Dünyanın görünen o ki, enerji ile birlikte en büyük sorunlarından birisi gıda olacak.
BM'nin ifadesine göre Güney Yarım Küreyi önümüzdeki yıllarda büyük bir gıda sorunu bekliyor. Beklenen krizi hiç şüphe yok ki, Rusya - Ukrayna Savaşı daha da hızlandırdı.
Dünyada ki tahıl ihtiyacının nerede ise yüzde 30'dan fazlası bu iki ülke aracılığı ile karşılanıyordu. Kovid - 19 salgınının başladığı ilk zamanlardan bu yana gıda sorunları ile ilgili yapılan açıklamalara rağmen herhangi bir adım atılmış değildi. Bunun yanında savaş ile ilgili gerilimin sona ermesi için ne Avrupa ülkeleri, ne ABD konuşmaktan öte bir girişimi olmadığını görüyoruz. Savaş ile birlikte ürün girdilerinde ortaya çıkan yüksek maliyetler dünya ülkerini bir hayli zor duruma soktu.
Dünya bu düzlemde herhangi bir somut adım atamadı.
Tamda bu karmaşa içerisinde Türkiye son yıllarda ortaya koymuş olduğu diplomasi başarılarına bir yenisini daha ekledi. Cumhurbaşkanımız Sn Recep Tayyip Erdoğan'ın da girişimi ile 22 Temmuz 'da İstanbul' da, Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler arasında imzalanan anlaşma ile somut adımlar atılmış oldu. Yaklaşık 20 milyon tondan fazla tahılın emniyetli bir şekilde dünya arzına sunulması 100 milyon insanın gıda ihtiyacını karşılayacak anlaşma şunu gösteriyorki, Türkiye dış politikada ortaya koymuş olduğu girişimler sadece kendisine değil dünyaya da büyük katkı sağlıyor. Bazı zümreler bu başarıyı sabote etmeye dursun, böyle mutabakatları hayal dahi edemeyecekleri kendileride bilmektedir.
Ayrıca bu mutabakat üzerinden Türkiye Tarım Politikasını hedef alanlar şunu da unutmamalıdır ki, Türkiye bir yerde var ise sadece kendisi için değil, tüm insanlık için oradadır. Bunların ki sadece hazm edememe sorunudur. Türkiye'nin uluslararası kazanımlarını sindiremeyenlere Malatya kayısısını bolca tüketmelerini tavsiye ediyorum
Zaman kaybetmeden, Türkiye çoktan somut adımlar attı bile. 120 gün süre ile gerçekleşecek sevk işlemleri 1 Ağustos da Odessa Limanından Lübnan 'a hareket eden 27 bin tonluk yük gemisi ile sevk işlemleri başlamış oldu . Son 1 haftada 305 bin ton kuru gıdanın sevk işlemi tamamlandı.
Uzun yıllardır söylemde yerini bulan ama pratik de bir türlü göremediğimiz "Türkiye Geciş Bölgesi" ifadesi bu durumlar sonucunda karşılığını da böylelikle bulmuş oldu.
Tüm dünyanın gözü önünde tarafları gerek Antalya 'da ateşkes için bir araya getirmesi olsun,gerekse yapılan ticaret anlaşması ile Türkiye' nin barışçıl tutumu bir çok ülkenin tehditvari açıklamalarından daha etkili olduğunu gözler önüne seriyor. Bu anlamda Türkiye 'nin önemini daha iyi anladılar mı, bilemem ama... Üsluplarını değiştirdiklerini görebiliriz.
Tüm Dünya Basının da manşetlere konu olan "Tahıl Koridoru" başarısı, liderlerden ve BM Genel Sekreterinden Türk Hükümetine övgü dolu sözler, söylemler Türkiye' nin bu coğrafyada ki kritik rolünü ortaya koymuş oldu.
Türkiye'nin diploması anlamında ortaya çıkan başarının en önemli kaynağı siyasi anlamda göstermiş olduğu istikrardır. Kısaca Avrupa ülkeleri ile kıyasda bulunalım. Avrupa gerek enerji gerekse gıda sorunlarına karşı herhangi bir inisiyatif ve önlem almış değil. ABD beklentileri ile Rus gazı arasında kaldıklarında büyük siyasi krizlere şahit olabiliriz. Dikkat ederseniz Avrupa ülkelerinde başbakanlar istifa ediyor veya tasfiye ediliyor. Siyasi istikrarsızlık ve lidersizlik nedeniyle Avrupa kışa oldukça kötü hazırlanıyor. Türkiye'nin mevcut siyasi durumu elinde ciddi bir argüman olarak karşımıza çıkıyor.
Türkiye' nin başarılı tutumu sayesinde, bölgesinde ve tüm dünyada dengeleri alt üst eden, dünyaya nefes aldıran bir yıl geçirmeye devam ediyoruz.
