Malatya Toplum Gönüllüleri Kardeşlik Platformu Kasım Ayı Toplantısı

Malatya Toplum Gönüllüleri Kardeşlik Platformu uzun bir aradan sonra tekrar Malatya Öğretmenevinde toplandı. Toplantıya 40 civarında sivil toplum kuruluşu başkanı katıldı. Mehmet Doğan’ın operatörlüğünde gerçekleşen oturum, Malatya İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Furkan Süleyman Alıcı’nın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Platformun basın sözcüsü Osman Aslan, dünya genelinde akan Müslüman kanı, ülkemizdeki terörizm ve emperyalizme değindi.

Malatya’mızın trafik sorunu, karınca hızıyla yürüyen Kuzey Çevre Yolu çalışmalarını ve emeğinin karşılığını bulamayan çiftçilerini de gündeme taşıyan Aslan, şehitlerimize Cenab-ı Hak’tan rahmet dilemesinin ardından “Her gecen gün biraz daha yozlaşan, değerlerinden kopan Deist, Ateist ve bir süre sonra da terörist ruhlu gençlerin türemesine meydan vermeyecek eğitim programlarına ağırlık verilmesi gerekmektedir.” diyerek, gündemin eğitim yönünde seyir almasını sağladı.

Basın açıklamasının ardından gündem dışı söz alan İHH Malatya Başkanı Ömer Derin, yetimlerin konuşulmadığı bir toplantının eksik olacağını ifade ederek, Avrupa’da sadece bir kilise derneğinin 4 milyon yetimi himaye etmesine karşılık Dünya’daki tüm İslam ülkelerinin sadece 1 milyon yetime ulaşabilmelerinin acı bir gerçek olduğunu hatırlattı.

 Akabinde sırayla söz alan katılımcılar, birçok konuda fikirlerini beyan ettiler. İlk sözü alan Kerem YILDIRIM, milli eğitimin “milli öğretime” dönüştüğünü ifade ederek, mevcut sistemin “ahlakçı” bir anlayıştan ahlaki bir anlayışa geçmesinin elzem olduğunu belirtti. Ardından hükümetin birçok alanda başarılı olduğu halde eğitim hususunda başarılı olamadığını ifade eden Adil Akkoyunlu, Milli Eğitim’in daha liyakat sahibi ellere emanet edilmesi gerektiğini savundu. Basiret Derneği adına konuşan Talha Tuğrulca, liselerdeki değerler eğitimi kapsamında bu işte liyakat sahibi kişilerin okul idareleri ile irtibata geçip, öğrencilere yönelik programlar yapılması gerektiğini vurguladı.

Eğitim sorunları etrafında söz alan konuşmacılar, gençliğin milli ve manevi değerlerimize daha bağlı olmaları ve okullardaki dini eğitimin daha verimli geçmesi hususlarında görüş birliği içinde olduklarını ortaya koydular. Bu toplantıların aksine bir gelişme olmadığı takdirde her ayın ilk Cuma akşamı yapılması gerektiği kararlaştırılarak toplantıya son verildi.