Genel Müdür Mert, Suyumuza Sahip Çıkalım
Geniş katılımlı bir basın toplantısı düzenleyen Malatya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürü Mehmet Mert, “Kimsenin aklında bir şüphe olmasın. Malatya'mızın suyu temiz ve içilebilir” dedi.
Asrın felaketi diye nitelendirilen 6 Şubat depremlerinin ardından şehrin içme suyu ihtiyacını karşılayan Gündüzbey Kaptaj Tesisi doğal su kaynağı depremin hemen sonrasında tamamen kaybolmuştu. Bir süre sonra tekrar gelen suda toprak kaynaklı bulanıklık meydana gelmişti.
Farklı laboratuvarlarda yapılan analiz neticesinde suyun içerisinde herhangi bir ağır metale ve mikrobiyolojik bulguya rastlanmadı. Oluşan bulanıklığın toprak kaynaklı olduğu tespit edildi. Konu ile ilgili MASKİ Genel Müdürlüğü birkaç kez basın bülteni ile suyun içilebilirliği ile ilgili herhangi bir sıkıntının olmadığını açıklamıştı. Akıllarda oluşan soru işaretini ortadan kaldırmak için MASKİ Genel Müdürü Mehmet Mert, Malatya'da faaliyetini yürüten ulusal basın ve yerel basın temsilcilerini kaptaja davet etti.
İLK ANDA SUYUMUZ TAMAMEN KAYBOLDU
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan'ın çizdiği vizyon doğrultusunda deprem öncesi ve sonrasında da yatırımların devam ettiğini kaydeden MASKİ Genel Müdürü Mehmet Mert, suyun son durumunu görmek için Malatya basın kuruluşları ve ulusal basın temsilcileri ile bir araya geldiklerini söyledi. Mert; “Değerli basın mensupları, öncelikle davetimize icabet ettiğiniz için hepinize çok teşekkür ediyorum. 6 Şubat'tan beri MASKİ Genel Müdürlüğü olarak yoğun çalışma içerisindeyiz.
6 Şubat sabahı meydana gelen depremde Kaptajdaki suyumuz kayboldu. Bu gözelerden su gelmedi. Daha sonra suyumuz tekrardan geldi. Ancak çamurlu akmaya başladı. Kaynak suyu olduğu için dağlardan geçen fay hatlarından dolayı çamurlaşma oldu. Artçı depremlerin Yeşilyurt merkezli olmasından ötürü sürekli bir sarsıntı olduğu için çamurlaşma devam etti” dedi.
ALTYAPI ÇOK BÜYÜK ZARAR GÖRDÜ
Depremde Malatya genelinde altyapının zarar gördüğünü söyleyen Mert, “Bugün sizlerle burada Kaptaj tesisimizi beraber gezdik. Suyumuzun berraklığını hep beraber gördük. MASKİ Genel Müdürlüğü olarak suyu öncelikle sadece kullanma suyu olarak verdik. Altyapının durumunu da görmemiz gerekiyordu. Çünkü depremden sonra sadece üst yapı zarar görmedi, maalesef ki altyapımızda zarar gördü. Asrın felaketi olarak adlandırılan bu felakette Malatya'mız için en iyi şekilde hizmet vermeye çalıştık” diye konuştu.
3 AY HİÇ EVE GİTMEDİK
Yaklaşık üç ay boyunca MASKİ'de personeller ile birlikte kaldıklarını aktaran Mert, “Depremin ikinci gününden itibaren Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Selahattin Gürkan ile beraber, personellerimizle kurumumuzda kaldık. Neler yapabiliriz diye konuştuk. Malatya da olan firmalarla aktif olarak sahada çalıştık. Mahallelerimize büyük tankerler ile su temin ettik. Vatandaşlarımıza içme suyu ulaştırmak için elimizden gelenin fazlasını yaptık. Ama sürekli çamurun neden temizlenmediğine dair eleştiriler aldık” dedi.
YABANCI MADDE KARIŞIMI SÖZKONUSU DEĞİL
Kaptaj suyunun kapalı bir alanda olduğu için kanalizasyon karışmayacağını söyleyen MASKİ Genel Müdürü Mehmet Mert, “Zorlu bir süreçten geçtik ve hala da geçiyoruz. Personellerimize 6.5 aydır izin vermedik. Herkes depremzede ancak bizim kurum olarak sorumluluklarımız var. Bunları yerine getirmek için aktif çalışmak zorundayız. Su Kanalizasyon İdareleri tek başına önemli kurumlardır. Çadır kurmaya, yemek dağıtmaya diğer kurumlardan destek gelebilir. Ama bizim işlerimizi yine kendimiz yapıyoruz. Bu süreçte oluşan bütün arızaları biz tespit edip müdahale ettik. MASKİ Genel Müdürlüğü olarak güçlü bir ekibimiz var. O zorlu günlerde depremzede olduğumuzu unutarak sahada aktif çalıştık. Zarar gören altyapımıza müdahale ettik” diye konuştu.
GEREKLİ TAHLİLLER YAPILDI
Deprem sonrasında her gün tahlillerin yapıldığını belirten MASKİ Genel Müdürü Mert, “Malatya'mızın Türkiye'de tek olan kaynak suyu var. Kendi cazibesiyle şehrimize ulaşıyor. Sağlık İl Müdürlüğü'nün belirlemiş olduğu oranda kloru ekleyip vatandaşlarımızın kullanımına sunuyoruz. Biz Kaptaj suyumuzun laboratuvar analizlerini yapıyoruz. Aynı zamanda Sağlık İl Müdürlüğü de analizler yapıyor. Suyun içilebilir duyurusunu bu analiz sonuçlarına göre yapıyoruz. Neden buradaki suyun arıtılmadığına dair eleştiriler alıyoruz. Bu alana arıtma tesisi yaparsak hainlik etmiş oluruz.
Kaynak suyunun arıtılması çok doğru bir işlem değildir. Kaptaj suyumuz Malatya için çok kıymetlidir. Bu kıymetli kaynak suyumuzu biz tek başımıza sahip çıkamayız. Asrın felaketini yaşadık. Çok ciddi kayıplarımız var. Ama bizler hep beraber bu felaketi de atlatacağız. Su en önemli varlığımız. Suyumuzun hala akıyor olması biler için bir nimet. Depremden önce ÇAPO Grubu içme suyunu bulmuştuk. Depremden sonra buradaki suyu da kaybettik. Birlik olmamız gerekiyor. Artçı depremler olduğu zamanlarda suda çamurlaşma oluyor. Bu durumlarda vatandaşımızın mağdur olmaması için MASKİ Genel Müdürlüğü olarak şehrimizde nüfusun fazla olduğu bölgelere, konteyner kentlere arıtma tesisleri yerleştirdik.
Vatandaşlarımız buralardaki suları gönül rahatlığıyla içiyorlar. MASKİ Genel Müdürlüğü olarak birinci önceliğimizin herkesin evinde su akmasıdır. İkinci önceliğimiz ise ağır hasarlı binalarda körleme yapmaktır. Vatandaşlarımızın korkup girmediği binalara ekiplerimiz giriyor, sular kesiyor. Şehrimizin tüm musluklarında su akıyor. Yıkım olan bölgelerde dönemsel arızalar olabiliyor. Biz anında müdahale ile sorunu çözüyoruz” şeklinde konuştu.
SUYU DİKKATLİ KULLANMALIYIZ
Su ücretleri ile ilgili bir soruya cevap veren MASKİ Genel Müdürü Mert, “Suyun ücretlendirmesi konusu da çok gündem oluyor. Bizler 5 aylık süreçte su ücreti almadık. Uluslararası standartlarda 4 kişilik bir ailenin kullanması gereken su 7-10 metreküp arasıdır. Bir aile günde yarım metreküp su kullandığında 15 metreküp aylık kullanıyor. 208 lira oluyor. 15 metreküp kullanımın üzerine kademe uyguluyoruz. Bizim en önemli görevimiz vatandaşlarımızın musluklarına su ulaştırmaktır. Su kullanımı konusunda daha dikkatli olmalıyız. Tasarruflu kullanmalıyız. Hep birlikte şehrimize suyumuza sahip çıkmalıyız” dedi.