Alimler Buluşması'nda Gazze Ve Filistin'in Ancak Cihatla Özgür Olacağına Dikkat Çekildi

İTTİHADUL ULEMA, Türkiye başta olmak üzere birçok İslam ülkesinden seçkin ulemanın katılımıyla 9'uncu Alimler Buluşması'nı Diyarbakır'da Selahaddin Eyyubi Camii Konferans Salonu'nda düzenledi. Her yıl ekim ayında düzenlenen "Alimler Buluşması" programının bu yılki teması "Aksa Tufanı, Ümmet ve Ulemanın Mesuliyeti (Ümmetin Onuru Gazze)" olarak belirlendi. Bu yılki "Alimler Buluşması" programı Türkiye başta olmak üzere Irak, Irak Kürdistanı, Filistin, Mısır, Afganistan, Katar, Sudan, Senegal, Suudi Arabistan ve Ürdün gibi İslam ülkelerinden seçkin ulemanın katılımıyla gerçekleştirildi.

Buluşma dün ve bugün olmak üzere 2 gün 4 oturum şeklinde yapıldı.
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu
Buluşmanın açılış konuşmasını İTTİHADUL ULEMA Genel Başkanı Molla Enver Kılıçaslan yaptı. Ardından HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu selamlama konuşma yaptı. Yapıcıoğlu, "Ulemanın öncülüğünde ümmetin desteği ile bu mücadele daha da güçlendirilmelidir. Bu süreçte alimlerin en büyük sorumluluğu, ümmete rehberlik etmektir.  Ulema, ümmetin moral ve motivasyonunu canlı tutmalı ve Gazze’deki direnişi ilmi ve manevi destekle güçlendirmelidir. Filistin halkının yanında durarak ümmetin birliğini pekiştirmelidir. Ümmetin onuru Gazze’dir, Kudüs’tür; ve bu davanın her bir mücahidi, ümmetin şerefi için mücadele etmektedir. Allah’ın yardımıyla zafer yakındır." dedi.

Dr. Teysir Süleyman
Buluşmanın ilk oturumda Dr. Teysir Süleyman, Aksa Tufanı cihadında hafız mucahidler başlıklı bir sunum yaptı. HAMAS hareketinin kuruluşuna değinen Süleyman, gayenin Filistin'in, Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne kavuşması olduğun altını çizdi. Tüm halkların özgürce yaşamak istediği gibi Filistin halkının özgür yaşamak için verdiği mücadelenin tarihi sürecine dikkat çekti.

Muhammed es-Sağir
Daha sonra Uluslararası İslam Peygamberini Destekleme Heyeti Başkanı Muhammed es-Sağir, "Aksa Tufanı’nın Uluslararası Toplum ve Örgütleri Üzerindeki Etkisi" üzerine bir konuşma yaptı. "Şu anda Gazze'de yapılan cihat, tam 17 yıllık muhasaranın, ablukanın ardından gerçekleşti" diyen Muhammed es-Sağir, "Siz de takdir edersiniz ki 17 yıllık bir ablukanın ardından böyle bir cihadı gerçekleştirmek gerçekten zordur. Gazze'deki kardeşlerimiz bu cihadı başardılar çünkü onlar çok uzun bir süredir bu cihada hazırlık yapıyorlardı." ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Nurullah Kurt
Ardından Prof. Dr. Nurullah Kurt, "Aksa Tufanı’nın Filistin Davası’nın Geleceğine Etkileri" başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Şu an, hak ehli ile batıl arasında bir dönüm noktasının yaşandığını belirten Kurt, Aksa Tufanı'nın sebeplerine ve vesile olduğu güzelliklere işaret etti.

Aksa Tufanı'nından önce bölgede HAMAS ile diğer İslami direnişler ve İran arasında bazı ihtilafların olduğunu hatırlatan Kurt, "Bu ihtilaflar öyle bir noktaya varmıştı ki İslami direniş hareketleri Suriye'deki üslerini kapatmıştı. Suriye öyle bir ülkeydi ki hiç kimsenin kapılarını açmadığı HAMAS'a açmıştı. Ama Suriye'de tüm ofisleri kapatıldı ve Katar'a nakledildi. Aksa Tufanı'yla İslami direnişin sahalarının birleştiğini görüyoruz. İran ile diğer İslami direnişler arasında Irak, Yemen, Lübnan'daki gibi… Tüm direniş hareketleri tek bir noktada birleştiler. Bu durum Aksa Tufanı sayesinde olmuştur." diye konuştu.

Dr. Abdullah Maruf
Buluşmanın öğleden sonraki ikinci oturumda Filistinli Akademisyen Dr. Abdullah Maruf, "Aksa Tufanı Işığında Siyonist Projenin Geleceği" başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Maruf, "Aksa Tufanının yaptığı bu mübarek harekat inşallah onun kalbine vurulmuş bir çivi olacak ve İslam'a ve Müslümanlara derin bir nefes aldıracak. İnşallah Mescid-i Aksa'nın artık özgürleşmesi konusunda hem şahit hem payı olanlardan olacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Araştırmacı Yazar Vahdettin İnce
Daha sonra Araştırmacı Yazar Vahdettin İnce, "Kudüs'ün Selahaddin Eyyubi Tarafından Fethinin Gazze'deki Mücahitler Üzerindeki Olumlu Etkileri" başlıklı konuşma yaptı. İnce, "Geçmişte Müslümanlar, Selahaddin Eyyubi ve Kürtler ve tabi diğer Müslümanlar bunun mücadelesini veriyorlardı. Bugün Gazze'de bir avuç Müslüman da bu mücadeleyi sürdürmektedirler." Dedi.

İmad Mubeyyid
Şeyh İmad Mubeyyid ise "Aksa Tufanı'nda manevi dinamikler ve davetçi insanın rolü" konulu sunum yaptı.  Aksa Tufanının bazı şeylerin üzerindeki örtüyü kaldırdığını belirten İmad Mubeyyid, "Berren ve Bahren ve Cevven" sloganıyla başlatılan operasyonun işgalcileri büyük bir bozguna uğrattığını söyledi.

Dr. Salahaddin Babekir
Dr. Salahaddin Babekir ise "Aksa Tufanı’nın Sebepleri, Haklı Gerekçeleri" başlıklı sunumunda,  Cihad vacibi görevimizi yerine getirmek, Filistin'i özgürleştirmek, bu muhasarayı son kılmak, Kudüs'ü kurtarmak için ve binlerce Filistinli esirin işgalci zindanlarından kurtulması için, bu normalleşme adımlarından arınmak için ki bunların hepsini Filistin davasını tavsiye etmek için yapıyorlar. Mescid-i Aksa'da namaz kılanların korunması ve himaye edilmesi için, aynı şekilde milyonlarca mültecinin kendi topraklarına dönmesi için HAMAS hareketinin Aksa Tufanı operasyonunu yapması gerekliydi. Bu da ya şehadet ya zafer savaşıdır." şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Sabah Berzenci
Buluşmanın ikinci gün oturumunda Irak Kürdistan Bölgesinden Prof. Dr. Sabah Berzenci, "Aksa Tufanı'nda Medeni Değerlerin Belirtileri" başlıklı sunumunu yaptı. Gazze’deki cihad ve direnişin yiğit ve azimli kahramanlarının,  vatana, toprağa ve mukaddesata bağlılığı ifade etmenin en güzel örneklerini ortaya koyduklarını vurgulayan Prof. Dr. Sabah Berzenci, aynı zamanda cihad etiğine bağlılığın en güzel örneklerini ve direnişin insancıl muamelelerini mahkumlar ve esirlerde ortaya koyduklarını kaydetti. Gazze halkının ve direnişin yıkıma, yerlerinden edilmelerine, yakılmış topraklarına ve soykırıma rağmen kararlılıklarından vazgeçmediğini vurgulayan Berzenci, bu kararlılık dolayısıyla işgalcilerin hiçbir zaman rahat etmediğini belirtti.

Prof. Dr. Üsame Müslim
Suriye Kürdistanından Prof. Dr. Üsame Müslim “İsrail-Filistin çatışması, toprakla ilgili değil, inançla ilgilidir." başlıklı sunumunu yaptı. Müslim, "HAMAS, siyonist işgalcilere karşı  mücadele vermiyor olmasaydı, inançlarının ve samimiyetlerinin doğruluğundan şüphe edebilirdik. Bu zor zamanlarda, İslam ülkelerinin çoğu yöneticilerinin teslimiyet ve ihanet içinde olduğu bir dönemde yapılanlar tarihe geçecek bir şeydir. Bu, Peygamberimizin  bize gösterdiği yolun, ihlas sahibi olanlar arasında hâlâ devam ettiğinin ve net bir şekilde var olduğunun açık bir kanıtıdır." diye konuştu.

Dr. Abdurrahman Arif
Irak Kürdistan alimlerinden Dr. Abdurrahman Arif de programda "Aksa Tufanı ve İslam'a Davete Etkileri" üzerine bir sunum gerçekleştirdi. "Gazze'deki kardeşlerimize yardım etmek sadece imani bakış açısıyla yeterli değildir" diyen Abdurrahman Arif, "Herkes ameli olarak da bu konuda üzerine düşen vazifeyi yerine getirmelidir. Müslümanlar olarak İslam ülkelerindeki Müslüman olmayan yöneticileri iktidardan uzaklaştırmamız bu konuda çalışmalarımızı hızlandırmamız gerekir. Halkı Müslüman olan ülkelerin yöneticilik pozisyonlarının işgal edildiğini 7 Ekim Aksa Tufanı'ndan sonra belirgin bir şekilde gördük. İstisnalar olmak üzere Müslüman ülkelerin işgal altında olduğunu söyleyebiliriz. Gazze'deki Müslümanlara her ne pahasına olursa olsun acil şekilde yardım ve destek gönderilmelidir" şeklinde konuştu.

Mela Reşid Sîgeri
Irak Kürdistan Bölgesinden Mela Reşid Sîgeri, "Siyonizmin Küresel İktidarı ve Aksa Tufanı ile Deşifresi" başlıklı sunumunu yaptı. Konuşmasında cihadın önemine dikkat çeken Sîgeri, "Bugün 'zeytin dalı' veya bir 'barış güvercini' bizleri zafere götürmez. İslam dini kılıç ve kalem üzerine bina edilmiştir. İslam dini sürekli baki kalacaktır. İslam dini, şayet kılıç kullanılmazsa kendi esaslarını başka yerlerine ulaştıramayacaktır." dedi. Prof. Dr. Davut Işıkdoğan, "Osmanlı’nın Kudüs’e Verdiği Önem ve O’nu Savunma Kararlılığının Günümüze Yansımaları" temasıyla bir sunum yaptı.

Yrd. Doç. Dr. Muhammed Halid Mustafa
Yrd. Doç. Dr. Muhammed Halid Mustafa, "Ulemanın Gazze’deki Cihada Karşı Görev ve Sorumlulukları" başlıklı sunumunu yaptı. Cihadın önemini anlatan Mustafa, mücahitlerin Kur'an'daki vasıflarının savaşa hazırlık yapan, nefislerini tezkiye eden ve bazı şekillerde Allah tarafından sınananlar olduğunu belirtti. Mustafa, "Bütün bu vasıflara baktığımızda ve Gazze'deki mücahitlerin mücadelesine baktığımızda Kur'an'daki mevcut sıfatlara haiz olduğunu görüyoruz. Cihat farz-ı kifayedir ama bazı durumlarda farz-ı ayn olur. Örneğin düşman şehri kuşatırsa orada cihad etmek tüm Müslümanlara fert fert farz olur. Hatta düşmanı geri püskürtmek kadınların da işin içine dahil etmek gerekiyorsa bunu da yapmak gerekir." diye konuştu.

Sonuç bildirgesi yayımlandı
Âlimler ve Medreseler Birliği (İTTİHADUL ULEMA) tarafından gerçekleştirilen "9'uncu Âlimler Buluşması" yayımlanan sonuç bildirgesiyle son buldu.