"Vay Gürkan vay" Eeee eştiği kuyuya kendisi düştü, büyükşehir belediye başkanı olunca medyanın önüne çıkarak Ahmet Çakır' ı yerden yere vurdun," belediye borç batağında yüzüyor" dediğini kimse unutmadı.
Şimdi aynı şey senin başına geldi, âmâ senden hala kamuoyunu tatmin edici bir cevap gelmedi. Büyükşehir belediye başkanı Sami Er' de gelir gelmez tablolarla geniş bir şekilde açıklamalarla belediyenin borçlarını söyleyerek işe başladı. Eğer gerçekten bir usulsüzlük varsa devletin savcısı var hakimi var.
Denetleyici olaraktan Sayıştayım var müfettişi var. Gerekeni yaparsın gerekli incelemeleri yapmak için hukuk devreye girer. Yoksa millete şikayet etmekle bu iş çözülmez yada akla gelen şu olur: "Ne yapalım belediye borç batağında, yapacak bir şey kalmadı " diyerek ağlamanın gereği yok. Millet seni ağlaman için değil, sorunları çözmen için getirdi. Dediğim gibi varsa bir usulsüzlük hukuka intikal ettirirsin sende rahat edersin, kamuoyu da rahatlar.
Aynı partide başkan olanların horoz dövüşüne girmelerine gerek yok, millet size horoz dövüşü için oy vermedi. Sami Er artık brokrat değil, o bir siyasetçi ve siyasetçi gibi hareket etmeli. Şikâyet eden değil, çözüm üreten, koordinasyonu sağlayan, şehrin önemli unsurlarıyla ahenk içerisinde hareket etmelidir. Sen şehr-i eminsin, sen ağlamaya gelmedin, ağlayacak birileri varsa oda acılar çeken milletimdir.
Dikkat edin verilen oyların ve düşen oyların sonuçlarını çok iyi anlayın ve dört elle şehri ayağa kaldırmaya bakın. Selahattin Gürkan'ın yapmış olduğu hata ve yanlışlara düşmeyin, medyatik başkan olmaktan, kurum ve kuruluşlarla ve onun başında olanlarla kavga etmek, personeline mobbing yaparak yeri geldiğinde hakaret eden bir başkanı görmek istemiyoruz. Her şeyi en iyi bilen, kendi ekibine dahi güvenmeyen bir başkan olmayı bize unutturun Sayın Er... Gerçekten şehrin enerjisini kimsenin egosuna kurban etmeyin.
Liyakat ve ehliyete önem veren bir başkan olmanızı bekliyoruz. Kavgadan, gürültüden uzak, tam bir siyasi birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmeyi arzu ettiğimiz bir başkan olun. Bu millet ve bu şehir yorgun, acılı, kayıpları o kadar çok ki bunları düşünen ve başaracak bir başkan arzuluyor ve istiyoruz. Lütfen geçmişte yapılan hata ve yanlışlara düşmeyin, siyasi ayak oyunlarına asla girmeyin ve müsaade etmeyin.
Başarıyı hedef alan güçlü bir kadro ve ekiple işe koyulun ve profili yüksek, baskıya maruz kalmayan bir ekibin başında olun. Olun ki bu milletin duasını ve desteğini her zaman alasınız. Bunu başaramadığınız zaman Ak Parti'nin son belediye başkanı olursunuz. Oylar düştü ama Malatyalı tercihini iktidar partisinden yana yaptı. Gerekli uyarı ve ikazlarla dolu bir sonuç ortaya çıktı. Bunu her zaman ve her daim dikkate almak zorundasınız. İl teşkilatları, milletvekilleri ve bürokratları ile güçlü bir işbirliği içerisinde hareket ederek şehrimizin ihyası ve imarı için elinizi çabuk tutun ve milletimizi mutlu ediniz.
Eğer bunları yapmazsanız ve kendi çıkar ve menfaatlerinizi önceliğiniz yaparsanız bu millet ve biz gazeteciler yakanıza yapışacağız. Artık hiç bir şeyi görmemezlikten gelmeyeceğiz. Radar gibi takipte olacağız. Milletin sizlere yüklemiş olduğu emanete asla ihanet etmeyeceğinizi umuyoruz. Belediyeler kimsenin at oynatma çiftliği değil, asli işlerine hisleri bulaştırma dan yapma zamanı.
Kimse kendine alan açmamalı ve ahkâm kesmemeli. Sami başkan belediyeyi kimsenin arpalığı yapmamalıdır. Hatırlı, etkili kişilerin çocuklarını ve yakınlarını önemli yerlerde ve konumlarda tutarak siyasi üstünlük ve menfaat gitmemeli. Sami Er'in hiç bir vekile yâda siyasetçiye diyet borcu yoktur. Tamamen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın uygun görmesi ve onun takdiri, milletimizin vermiş olduğu oylarla geldi.
Bu etkiyi ve gücü kullanacağını düşünüyorum. Sami Er milletten başka kimseye hesap vermemelidir. Bu gücü alan Er amasız, fakatsız ve lakinsiz yola devam etmelidir. Haklı olduğu sürece her zaman yanında olacağız. "Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır" hadisi ile hareket edeceğimizi açık yüreklilikle sürdüreceğiz. Kazanan Malatya olsun. Kalın sağlıcakla...
