Bakan Tüfenkci: Biz Bu Operasyonlara Hazırlıklıyız

Bakan Tüfenkci, Moody’s’ ve Fitch’in bankaları izleme kararına ilişkin olarak, “Biz bu operasyonlara hazırlıklıyız. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan %55’in üzerinde bir oy oranıyla cumhurbaşkanı seçildiğinde ve güçlü meclis oluşturulduğunda bu kredi derecelendirme kuruluşlarının tamamı milletten gerekli tokadı ve cevabı almış olacaklar” dedi.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Malatya’da Yeni Sanayi Sitesindeki esnaf ziyareti sırasında gazetecilere Moody’s’ ve Fitch’in bankaları izleme ve Avusturya’nın cami kapatma kararına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Özellikle 24 Haziran seçimlerine doğru giderken, kredi derecelendirme kuruluşları ve uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla Türkiye’ye ekonomi üzerinden bir operasyon yapıldığını ifade eden Bakan Tüfenkci,  Moody’s ve Fitch’in bankaları izleme açıklamalarının bu operasyonun devamı niteliğinde olduğunu belirtti.

Tüfenkci, 19 Türk bankasının notunun düşürülmesi veya izlenmeye alınması ile özel sektördeki şirketlerin izlenmeye alınmasının gerekçelerinin de çok komik olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

“Bir takım yapısal bozukluklar ve finans yükü diyorlar ama baktığımız zaman Türk bankacılık sisteminin hem finans yapısı hem de yönetim yapısı çok sağlam. Bankacılık sektörünün sağlıklı ve sağlam bir şekilde yoluna devam etmesine ve geri ödenmeyen kredilere baktığımız zaman Avrupa bankalarından daha düşük düzeyde olmasına rağmen bu tür algılar oluşturmak bu kredi derecelendirme kuruluşlarının neye hizmet ettiğini gösteriyor. Biz bu operasyonlara hazırlıklıyız. Türkiye bunun üstesinden gelecek. Milletimiz 24 Haziran’da bunun cevabını en iyi şekilde verecek. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan %55’in üzerinde bir oy oranıyla cumhurbaşkanı seçildiğinde, güçlü meclis oluşturulduğunda bu kredi derecelendirme kuruluşlarının tamamı milletten gerekli tokadı ve cevabı almış olacaklar.”  

BAŞLI BAŞINA SKANDAL

Bakan Tüfenkci, Avusturya’nın siyasal islamla mücadele gerekçesiyle 7 camiyi kapatma kararının da başlı başına bir skandal olduğuna dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Camiler siyasal islamın merkezi değil ibadetlerin yapıldığı bir yer. Dolayısıyla camileri bir terör merkezi gibi göstermek ve İslamın siyasalı, siyasal dışısı gibi anlamsız, gayri İslami, kötü niyetli bir yaklaşım sergilemeleri Avusturya’nın ne kadar İslam düşmanı olduğunu açıkça gösteriyor. Mezhepçi ve dini bir ayrım gözeten bir yaklaşım, kabul edilmesi mümkün değil. Camiler Müslümanlar için ibadethanedir ve kutsal mekanlardır. Biz nasıl ki havraları, şapelleri veya başka mabetleri kutsal mekan bilip, gerekli itinayı gösterip, oraları siyasal Hıristiyanlığın merkezleridir diye algılamıyorsak Avusturya ve buna benzer toplumların da bu tür algılarla Müslümanları ve İslam’ı töhmet altında bırakması kabul edilemez. Yaptıklarından utanacakları bu kararı şiddetle kınıyorum.”