Ticaret Sanayi Odasında Seçim Heyecanı...
Değerli okurlarım,ülkemiz Haziran 2023 seçimlerine doğru kilitlenirken ilimiz için önemli olan bir seçim süreci de Malatya’da yaşanmaya başladı. Belki tüm kesimler ilgilenmiyor olabilir ama bir şehrin sosyo ekonomisi, kalkınmışlığı için önemli gördüğüm kısa adı MTSO olan Malatya Ticaret Sanayi Odası seçimleri.
Geçmişten günümüze bir çok MTSO seçimlerini takip etmiş, değerlendirmelerde bulunduğumuz zamanlar oldu. Abdurrahman YAVUZ beyin başkanlığı döneminde bir şeyler yapılmışsa da o dönem hemşehrimiz olan merhum başbakan/Cumhurbaşkanı olan Turgut ÖZAL’ın Malatya’ya olan düşkünlüğü ve desteklerinden maalesef istifade edilmemiş, alınan teşvik ve kredilerinin büyük kısmıda Malatya’nın kalkınması için kullandırılmamış adeta peşkeş çekilmişti. Malatya için o dönem kayıp yıllar oldu.
Daha sonra muhafazakar kesimin öncülük ettiği Alternatif birlik grubunun çalışmalarıyla MTSO nun başına Mücahit Fındıklı gelmiş iki dönem oda başkanlığını sürdürmüştü. Dönemin konjonktürel yapısına baktığımızda Fındıklı döneminde bir şeyler yapılmaya gayret edilmiş ama dönemin siyasi ve devlet anlayışı sürekli engeller çıkartılarak önü kesilmiş, hayati derecedeki projeler yapılamamıştı. Mücahit beyin vermiş olduğu mücadelelerin çoğuna şahit olmuştuk. Mücahit beyden sonra yapılan oda seçimlerinde Hasan Erkoç dönemi başlamıştı. Bana göre odanın sessizliğe büründüğü, kişisel hesapların yapıldığı, ciddi bir program ve projelerin olmadığı, varlığı ve yokluğu tartışılır hale geldiği adeta müzelik kibi kapalı kutu misali boşa geçen yıllar oldu. Mücahit beyin bence en büyük hatası kendinden sonra gelecek iyi bir ekibe teslim etmemesi olmuştu. Tabi bu başarısızlığın sonucunda seçimler gelmiş ve sayın Erkoç tekrar aday olmuştu. Oluşan rehavet ve boşluğu çok iyi değerlendiren genç, dinamik ve vizyoner bir kişi olarak bildiğim Oğuzhan Ata SADIKOĞLU dönemi başladı. Gençliğin verdiği iksirle başkan Sadıkoğlu kurmuş olduğu genç ekibiyle umutları yeşertmiş, güzel çalışmaların olacağını samimice düşünmüştüm. Başta güzel projeler, programlar ve koordineli çalışmalar yaparak güzel işlere imza atmıştı. Fakat ne olduysa ekibi dağılmaya, kopmaya başlamış, ilin yöneticileriyle girmiş olduğu polemikler, gereksiz sürtüşmeler başkana zarar vermeye başlamıştı. Gerçi bir önceki valimiz Aydın Baruş’la yaşadığı olaylar da yapmış olduğu çıkışlar Malatya gündemini uzun süre meşgül etmiş kaybeden maalesef Malatya olmuştu.
Oğuzhan başkanı uzun süreden beri tanırım. Saygınlığını bilen iyi bir Malatya milliyetçisi ve heyecanlı olduğunu yakınen bilenlerdenim. İyi niyetinde hiç şüphe etmediğim başkan maalesef tartışmaların odağında kalması, akabinde de zararı yine Malatya görmüştü. Belki de yaptığı güzel çalışmalar tam anlamıyla kamuoyu tarafından tam anlaşılmamış olabilirde...
Para kimdeyse patron odur sözünü hepimiz biliyoruz. Bir ilin patronu hangi kurumdur denilince akla ilk gelen o ilin Ticaret ve Sanayi odalarıdır. Bura güçlü ve sağlam olursa işler tıkırında gider.
Ticaret sanayi odaları bulundukları şehirlerde başta iktidar partileri, devlet yönetimiyle, ilgili kurum ve kuruluşlarla, siyasi partiler ve önemli STK larla çok güçlü ağlar ve bağlar içerisinde olmaları, istişare mekanızmasını önemsemeli ve tam bir koordinasyon içinde bulunarak hareket etmelidirler. Kopukluklar, gereksiz tartışmalar ancak o ilin ekonomisine darbe vurur. O şehre ve şehrin güzel insanlarına ihanet olur. Bunun bedellerini çok ödedik ve artık ödülleri almak istiyoruz.
MTSO muhtemelen Kasım ayında seçimlere gidiyor. Ülkemiz ve güzel şehrimiz için bu seçim çok önemli. Coğrafi konumumuz gereği stratejik bir pozisyonda olan ülkemiz içerden ve dışardan büyük tehditler karşısında mücadeleler vermektedir. Sorunlar hiç bir zaman bitmeyecek ama bizler sorunlar karşısında sarsılmaz inancımızla hareket etmek mecburiyetindeyiz. Sorunlarımızı çözmenin en etkili yolu hepimizin yaşadığı şehirlerden başlamaktır. Bizler Malatya’da yaşıyoruz, sorunlarımızı buradan çözmeye başlarsak hem şehrimiz hem de ülkemiz için faydalı oluruz. Kuru gürültülerden,gereksiz sataşmalardan, rant peşinde koşan fırsatçı sırtlanlara meydan vermemeliyiz. Yoksa kaybeden bizler,çocuklarımız, gelecek nesiller ve güzel şehrimiz Malatya olacak.
Değerli okurlarım;
MTSO seçimleri için ismi güçlü bir şekilde geçen ve çalışmalara hızlıca başlayan sanayici kökenli bir aileden olan Baştürk Şirketler grubu yönetim kurulu başkanı aynı zamanda Malatya 1. Organize Sanayi bölgesi yönetim kurulu başkan vekili Mehmet Akif BAŞTÜRK bey efendinin oda başkan adayı olması. Akif beyle hiç bir tanışıklığımız olmadı. Hiç bir ortamda karşılaşmadım. Ticari bir ilişkim de yoktur. Sadece Akif beyin babası Mahmut Baştürk beyi başarılı bir iş insanı olarak bilirim. Mahmut bey ilimiz ve ülkemiz ekonomisine sağladığı katkılardan dolayı yürekten kutluyorum. Kendisine en derin saygı ve selamlarımı gönderiyorum.
Son 30 yıl içerisinde Malatya’da gelişen olaylara şahit olmuş, değişim ve dönüşümleri takip eden, konuşan ve yorumlayan bir gazeteci gözüyle baktım, bakmaya devam ediyorum.
Doğrusunu söylemek gerekirse BAŞTÜRK ailesinin Sanayici kökenli olması,çekirdeğinde gelmesi, Malatya’da, ülkemize ve yurt dışında başarılı İşler yaparak Ticarette ki üstün başarılarından dolayı Akif beyin MTSO başkanlığına aday olaması çok ehemmiyetli ve isabetli bir fırsat olduğunu düşünüyorum.
Şimdi siz değerli okurlarımla bazı tahlillerimi belirtmek istiyorum. Sırasıyla:
1) Malatya’lı , en büyük yatırımlarının burada olması...
2) Sanayici kökenli bir aileden olması ve çekirdekten gelmesi...
3) Sahayı çok iyi bilmesi, sanayicilik mutfağında yetişmesi ve bizzat bunları yaşaması...
4) Pandemi ve ekonomik krizlere rağmen küçülmemiş, hedeflerini büyütmüş,çalışanını mağdur etmeyerek önemli işlere ve başarılara imza atmış olması...
5) Malatya’yı, Malatyalıları çok iyi bilmesi ve tanıması...
6) Çıkar gruplarının, siyasi ayak oyunlarına ve olumsuz işlere gelmeyecek kadar ferasetli oluşu...
7) Yaklaşık 2000 çalışanıyla istihdama büyük katkı sağlaması...
8) Genç, dinamik ve vizyoner olması, sorunlara vakıf olduğu kadar çözüm odaklı olması...
9) Cesur, kararlı ve sarsılmaz inanca sahip olması...
10) Devlet yönetimiyle kurmuş olduğu yapıcı ilişkiler, Cumhurbaşkanımız R. Tayyib ERDOĞAN’la kurmuş olduğu güçlü bağları...
11) Alçak gönüllü, mütevazi duruşuyla güçlü karekterini ortaya koyması...
Aslında M. Akif BAŞTÜRK beyin başarıları bunlarla da sınırlı değil. Hepsini yazmaya kalkışmakla siz değerli okurlarımı usandırmak istemiyorum. Sakın kimse şunu düşünmesin. Bu bir yalakalık, yada çıkar ilişkisi olarak bakmasınlar. Sayın Baştürk’ü tanımayan, hiç bir bağı olmayan ve kişisel hiç bir hesabım da yoktur.
Belki de şu soru akla gelebilir. Tamam da tanımadığın bir kişi hakkında bu kadar üstün meziyetleri nerden bile bilirsin sorusuna da vereceğim cevapsa şöyle:
M. Akif beyin ismini ilk defa MTSO eski genel sekreteri Sait Kabadayı beyden 3 ay önce duymuştum. Sait beye sorduğum tek bir soru “M. Akif bu işte başarılı olurmu? Malatya ve ülkemize faydalı olacak işleri yaparmı” diye sorduğumda verdiği net cevap şöyle oldu: “ Eğer MTSO başkanı olursa çok güzel ve başarılı çalışmalar yaparak şehrimize ve ülkemize büyük hizmetleri olacaktır.” demişti. Ben Sait beyi 25 yıldırlı tanırım ve sözlerine itibar ederim. Onun genel sekreterliği döneminde başarılı çalışmalar oldu. Ama hep önü kesilenlerden oldu.
M. Akif beyin ismini duyduktan ve aday olduğu anlaşılınca gerek şirketlerinin Malatya ve dünya genelindeki büyük başarılara imza atmış, mümtaz bir aileden gelmesi, basına ve kamuoyuna yansıyan tüm haberleri ve bilgileri araştırarak, ayrıca kendisini yakınen tanıyanlara sorduğumda da güzel izlenimler aldıktan sonra bu yazımı yazmaya karar vermiştim.
Ticaret Sanayi Odaları bir şehrin önemli bir lokomotif gücüdür. Ekonominin adeta patronudur. Bu kurum ehliyetli, liyakatli ve geçmişi başarılarla dolu olan insanların gelmesi şarttır, zaruridir. Bir şehrin kalkınması o şehrin ekonomisinin güçlü olmasıyla ölçülür.
M. Akif beyle oda seçimleri, çalışmaları ve hedefleriyle ilgili Malatya Vuslat tv’de her hafta Çarşamba akşamları saat 20.30’da benim moderatörlüğünde yayınlanan “EKO MALATYA “ programı için iki defa telefonla görüştüm. Kendisiyle olan tek bağım bu oldu.
SONUÇ...İşletme ve fabrikalarının çoğu Malatya’da olan, Malatya’lıya iş imkanı sunan,Afrika ülkesi olan Senegal’da un, yem, inşaat işleri yapan,Semerkant ( Özbekistan),Güney Asya ülkelerinden Sri Lanka’da, Irak ve bir ülkelerde işletmeleri olup sayısız ülkelere ihracat yapan ayrıca ağır sanayi üretimi yaparak Malatya’da cam fabrikası kuran, yöneten, başarıdan başarıya koşan bir insanı düşünün. Yapacakları yaptıklarının teminatıdır anlayışıyla hareket edersek M. Akif beyin bu işte başarılı çalışmalar yapacağında zerre kadar tereddüt etmemeliyiz. Ortak akılla, güçlü işbirliğiyle gerçekleştirilen tüm hedefler başarıya ulaşacaktır. Ayrıca Malatya dışında olan başta İstanbul’da bulunan değerli iş insanlarıyla kurulacak işbirliği ve istişareyle başarıdan başarıya koşabiliriz. Burada çok değer verdiğim MİAD yönetimi ve onun değerli başkanı Malatyalıların abisi olan Yunus AKTAŞ beyin de tecrübe ve birikimlerinden de yararlanılabilir diye düşünüyorum.
Akif BAŞTÜRK beyin sanayici kökenli olması bu kurumun başına da bir sanayicinin gelmesi her açıdan uygun ve isabetli olacaktır. İnandığı yolda cesur, kararlı ve azimli duruşu sergilediği müddetçe, istişare mekanizmasını harekete geçirdiği sürece, şehrin hizmet aktörleriyle tam bir dayanışma ve koordinasyon içinde bulunduğu takdirde büyük başarılara doğru hızlı adımlarla ilerleyeceğine yürekten inanıyorum. Hayırlı olan tüm çalışmaların destekçisi olmak hepimizin ortak hedefi olmalıdır. Bunu fırsata çevirmek zorundayız. Donanımlı, tecrübeli ve işin çekirdeğinden gelen M. Akif BAŞTÜRK beye başarılar dilerken kazananın Malatya olmasını arzu ediyoruz. Bu seçimin ilimiz ve ülkemiz için hayırlı olmasını diler, Oğuzhan Ata Sadıkoğlu başkanımıza da başarılar diliyorum.
“Her şey Malatya için”
Kalın sağlıcakla...
