Hikaye nerde başladı bilinmez...
Belki kalu beladan beri gelen bir tanışıklık...
Kan uyuşması, DNA eşleşmesi...
Neden bu kadar insan birinin peşine ölümüne baş koyar?
Boylu poslu değil, karizmatik hiç değil olsa olsa onda bir sır olmalı...
Bizler onu bir baba gibi seviyor ve saygı duyuyoruz...
Ona neden Türk Dünyasının Bilge Lideri diyoruz?
Bizden olmayan kimse anlamıyor...
Onlar çemkiriyor, biz safları sıklaştırıyoruz...
Yıllardır hakaretin bini bir para...
Onların da alıcısı çok...
Savuruyorlar yalanları, iftiraları...
Adeta bağırsaklarının ucuyla konuşuyorlar...
Anlamıyorlar, bizi tanımaya çalışmıyorlar...
Biat diyorlar, onlar özgürlükçü biz biatçı...
İnanmışlık, saygı, dava nedir bilmiyorlar...
Devlet Bahçeli yıllardır bu çileyi çekiyor...
Evlenmemiş, biyolojik çocuğu yok. Evlenip kocasına layık olmayan eşi de, para peşinde koşan sarhoş, kumarcı evlatları da gördü bu camia...
Varsın olsun, bu ilkeli ve dürüst adamın yanında hayırlı binlerce evladı var...
Allah yolunda davaya adanmış bir kul...
Bugüne kadar diğer Liderler veya makam sahipleri gibi servetine servet eklememiş, zengin bir ailenin çocuğu olarak servetini bu davaya harcamış biri...
Heryerde okuttuğu çocuklar, yaptırdığı okullar var...
Milletvekilliği maaşından tek kuruş almadan bağışladığı şehit ailelerinin duası var...
Neredeyse 7/24 Genel Merkezde...
73 yaşında dede olacak yaşta ama memleket sevdası onu diri tutuyor...
Ona bir vazife verilmiş ve onu hakkıyla yerine getiriyor...
Biz ondan razıyız, Allah’ta razı olsun...
Gencecik Akademisyen olarak geldiği partide, O odada yaşlandı...
Söyleyin, kim kendi çıkarı olmadan özel hayatından bu kadar vazgeçer?
Etrafında dönen türlü ayak oyunları...
En yakınlarının hançerleri...
Bitmek bilmeyen alavere dalavere...
Normal biri ne haliniz varsa görün der, emeklilik günlerini torunlarıyla tatlı tatlı yaşardı...
Bu nasıl bir insan üstü adanmışlık hali...
Muhalefeti, iktidarı değişiyor, Genel Başkanları gelip geçiyor o hala dimdik ayakta...
Neferleri onu çok seviyor ve baştacı ediyor...
Hastalandığında birileri yerine gelmek için plan yaparken tanımadığı binler "Allah'ım ömrümüzden al Liderimize ver" diye dua ediyordu...
Söyleyin bu adam hiç mi saygıyı hak etmiyor?
İşte bu sebeple neferlerinin gözünde devleşiyor...
Bize babamızın bile söz geçiremediği bir devirde üstelik...
Yürü diyor yürüyoruz, sus diyor susuyoruz, orası alınmalı diyor ölüme düğüne gider gibi gidiyoruz...
Bu satırları gecenin bir yarısı yazıyorum...
Nedeni ise sosyal medyada yazdığım bir paylaşım üzerine...
Biri yine üstten bir tavır ve çok bilmişlik ile "Sen biatçısın, ben özgürüm" dedi...
Saygı, sevgi ve inanmışlığı biat zannediyorlar...
Karşılığı ne peki...
Bizlere para veren yok, ticaretimiz yok, çoğumuzun adını Devlet Bahçeli bilmez bile...
Tek ortak noktamız Türkiye sevdası...
Bu nasıl bir biattır...
Ayrıca biat bir söz verme, anlaşma kurallarına itaat etme demektir...
Siyasi partilerin tüzükleri vardır...
Partili olan herkes Arapça'dan gelme Bey'at kelimesinin manasını zaten uygular...
Kelime anlamı seçilmiş yönetimi tanımak...
Bunu köleleşme veya beynini kiraya verme şeklinde düşünmemeliyiz...
Her kafadan bir ses çıkan yerde kimse kimseyi duyamaz...
Yönetim zafiyeti olur...
Bu bir ticari yapıysa, dağılır batar...
Dernekse, işlevsiz hale gelir...
Aileyse, küçüğün büyüğe saygısı, büyüğün küçüğe sevgisi kalmaz...
Hükümetse, atılım yapamaz...
Askerse, ast üst ilişkisi laçka olur, ordu dağılır...
Bu bir siyasi partiyse ne kendini yönetebilir ne de hedeflerini gerçekleştirebilir...
Biz herkesi memnun etmeye çalışan liberal bir parti değiliz ki!
Dava partisiyiz...
Lider, Teşkilat, Doktrin başlı başına biat gerektirir...
Ama kimse kimseyi zorlamaz ki...
Parti kurallarına uymuyorsan, liderin hedefleri dışında özgür olmak istiyorsan git evinde otur...
Kimse kimsenin beynine silah dayamıyor...
Biz biat etmeye gönüllüyüz...
Peki neden?
Turan hedefimiz var...
Memleket sevdamız var...
MHP'li diye, ülkücü diye katledilen binlerce şehidimiz var...
Bizim onlara sorumluluğumuz, yeminimiz var...
Ben ölürüm ama ardımdan yetişen yeni nesil ülkücü gençlerin inanmışlığı var...
Turan yolunda geçmiş ülküdaşlarımızın koyduğu tuğlanın üzerine bugün ben de bir tuğla koyarım yarın gençler duvarı tamamlar...
KIZILELMA'ya Hey KIZILELMA'ya...
Ben üç Lider sevdim...
Biri Atatürk, biri Türkeş biri Bahçeli...
Hepsi devletçi, hepsinin TURAN rüyası vardı...
Üçünün de yolu aynı...
Türk Milleti'ninin refahı ve birliği...
Ülküdaşlarımı, Atalarımı ailem gibi seviyorum...
Son defa söylüyorum...
Liderin yolu yolumuz, sözü sözümüz, işaret ettiği yer hedefimiz...
Biat ise biat, derdi sana mı düştü kardeşim?
