Yiğit Muhtaç Olmuş Kuru Soğana...

2.825,90 TL. ile hayat çok zor. Birde bunu bile bulamayanlar var ki düşünemiyorum.

Tüm dünya Koronavirüs belasından dolayı zor günler geçiriyor. Bizde de durum farklı değil. Milletçe topyekûn bir mücadelenin içerisindeyiz. En çokta işverenlerimiz ve işi gücü olmayan kardeşlerimiz sıkıntı çekiyor. Tabi ki haklılar. Hiç kolay değil. İşyerleri kapalı olan işverenlerimiz var. Küçük esnafımız tamamen tükenmiş durumda. Küresel salgın hepimizi etkiledi. Yediğimize içtiğimize gelen zamlar hepimizi yaktı kavurdu. Adeta belimiz büküldü. Kıyıda köşede bir şeyleri olanlar ile işleri tıkırında gidenler için sıkıntı yok.

Hayatı varla yok arası yaşayanlarımız var. 2.825,90 TL ile yaşam mücadelesi verecek olanlar! Onlar ki primlerini yatırıp, vergisini maaşını almadan ödeyenler. Ülke ekonomisinin mihenk taşları. Onlar ne yapacak? Bir de evine bir ekmek bile götürecek işi olmayanlar var ki onlardan bahsetmek bile zor geliyor arkadaşım.

Ya Rabbim; Sen onları bizim insafımıza bırakma. Sen onların yar ve yardımcısı ol. Sen onlara ve bize yardım et Allah’ım. Onların da Eşleri, çocukları, umutları var. En çokta gözyaşları ve çaresizlikleri var. Kapalı kapılar ardından sus kaldıkları nice günler var.

Peygamber (SAV) Efendimiz bir Hadisi Şerifinde, “Komşusu aç iken tok yatan bizden değil” diye buyuruyor. Çok şükür günümüzde aç ile tok olanın komşu olması mümkün değil. Ama hani ulaşılamaz da değiller. Zenginlerimiz asgari ücret kadar kira ödeyerek lüks evlerde yaşarken, garibanlarımız nemli rutubetli bodrum katlarında oturuyor. Hiç düşünmeden har vurup harman savuranlar kazançlarını yalnızca kendine helal sanıyor. Düşünmüyor ki garibanın hakkını vermezse o kazanç ona zehir olur, zıkkım olur.

Ama Yaradan Yüce Allah var, her şeyin iyisini ve doğrusunu bilir. İnsanoğlunun varlığa sevinmemesi gerektiği gibi yokluğa da üzülmemelidir. Şemsi Tebrizi hazretlerine kulak vermelidir. Hazret; “Hayat bu, bir bakarsın her şey bir anda son bulur. Hayat bu, son dediğin an her şey yeniden canlanır” diye buyururken yukarılara heves edenler için ise Hz. Ali Efendimiz, “Hızla yükselenlere imreniyorlar. Oysa hızla yükselenler toz, duman, saman ve tüydür” diyerek insanların akıllı olması gerektiğini vurguluyor.

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, “3.000,00 TL’nin altında bir teklifle gelmesinler” derken, kabul etmemiş görüntüsü vermesi her ne kadar gayri ciddi ise Hak- İş’in, “Henüz her şey bitmedi” demesi de bir o kadar gayri ciddidir. DİSK hayatım boyunca hep bana uzak ve itici gelmiştir. Sanki sendikacılıktan öte bir şey. O yüzden onlar hakkında bir şey konuşmak istemiyorum. Hükümetlerin değil Devletinin yanında olan ama üyesini de koruyan kollayan bir sendikanın başımın üzerinde yeri var. Değer verdiğim sendikacı bir ağabeyimin dediği gibi “Hükümetlerle hasım da olmayacaksın, hısım da. Üyenin hakkı için mücadele edeceksin” vesselam.

Fazla konuyu dağıtmadan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın 2 yılda bir yapılan memur maaş zamlarıyla ilgili yapılan görüşmelerde tam bir komedyen havasında memurlarla dalga geçtiğinden de bahsetmeden geçemeyeceğim. Tabi onun komedyenliğini en çokta üyeleri biliyor ama şu kişisel menfaatler bir öne çıkmasa var ya en azından gerçekler gündem olacak, haksızlıklar büyük oranda son bulacak. Yoksa yüzde 3+3 ile de çarklar dönmez Ali Efendi! Ali Yalçın’ın yerinde olmak istemezdim. Hadi bu dünyada kurtardın, ya öbür tarafta kime hesap vereceksin bilemiyorum. Mesela ben Ali Efendi hakkımı helal etmiyorum.

Aç ile tok olanın kucaklaşması gerekir. Çözüm gelir adaletsizliğinin bir an önce giderilmesinde saklıdır. En çok kazanan ile en az kazanan arasındaki makas kapanmalıdır. Toplumsal mutluluk ancak böyle sağlanır. Bir zamanlar Müdüründen çok kazanan şoförler vardı, yanlıştı. Bugünde odacısını en az üçe dörde katlayan müdürler var ki bu da yanlış. Bu yanlışların bir an önce düzeltilmesi gerekiyor.

Aşık Mahsuni’yle yazıma son vermek istiyorum.

Yetim sırtından doyan doyana,

Gönül bu oyuna nasıl dayana?

Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana,

Bilmem söylesem mi, söylemesem mi?

Umutlarınızı kaybetmeyin. Onlar oldukça siz varsınız. Sizler hep var olun. Çünkü Allah var, gam yok! Sürçü lisan ettiysek affola!

Selam, Saygı ve En Kalbi Dualarımla...