Yahudiler bir devlet kurmanın peşine düştüler. Artık İngilizlerin, Almanya’nın ve koruyucu ve hamilik görevini yapan ABD’nin Yahudilerden kurtulma arzuları yükselmişti. Ama en büyük darbeyi Yahudilere, Almanya ve Hitler oldu. Hitler, gaz odalarında Yahudilerin topluca katledilmesi emrini verdi. En büyük ölüm kampı olan Auschwitz’de 1 milyon civarında Yahudi katledilmişti.
Gittikçe artan baskı nedeniyle Yahudiler bir arayış peşine düştüler. Öncelikle Suriye ve Filistin’den toprak satın alınması için girişimlere başlandı. Bunun için tüm dünya Yahudilerinden para toplanıp bu bölgede 1920’de 22.363 dönüm,1930’da 278.627 dönüm, 1940’da 515.950 dönüm ve 1948’de 700.000 dönüm toprak satın alınmıştır. 14 Mayıs 1948 yılında Filistin topraklarının ¾’ü artık Yahudilerindi. 1920`li yıllardan itibaren, Siyonistlerin organize ettiği Yahudi göçü, Filistin’deki nüfus oranını aşama aşama değişime uğramış dolayısıyla İsrail (Yahudi Terör Örgütü) devleti kurulmuştu. 14 Mayıs 1948’de önce ABD, yarım saat sonrasında da Rusya bu İsrail (Yahudi Terör Örgütü) devletini tanıdılar. Tabi ardından diğerleri ve 28 Mart 1949’da İsrail’i tanıyan ilk Müslüman Ülke biz olduk…
Yahudileri istemeyen başından atan batı şimdi onlardan kurtulmak için desteklerini gösteriyor, adeta gidişi olsun da gelişi olmasın diyorlardı. Öyle de oldu. İsrail kuruldu. Yetti mi sizce, asla Yahudiler kendilerini asil (asalak) bir millet olarak gördüklerinden diğer milletlerin yaşama haklarını bile haklı bulmuyorlar. Önce misafir olarak arazi aldıkları Filistin’de günümüzde dahi dünya devletlerinin gözlerinin içine baka baka katliam yapıyorlar. Bunlardan kurtulmak isteyenler ise adeta kör olmuşçasına görmüyorlar, sağır olmuşçasına duymuyorlar. Bizde diyoruz ki kör ve sağır olanlar hep öyle kalın. Allah bize de yeter, size de…
25 Eylül’de Irak’ın Kuzeyinde yapılan gayrimeşru referandumda IKBY’nin yanında olan ise İsrail’di. Sizleri bilmem ama nedense ben hiç şaşırmadım. Hiç yoktan terörle devlet olan İsrail, bu konuda tecrübelerini ve desteğini Barzani’ye vermekten geri durmuyordu. Neden acaba? Parçalanmış Arap dünyasının sesi zaten çıkmıyor, çıkamıyor. Bir Türkiye konuşuyor, konuşmaya da devam edecektir. Orada ki kardeşlerimiz asla yalnız bırakmayacağız, bırakmamalıyız da…
İsrail neden Barzani’nin yanında? Toprak mı? Petrol Mü? Yoksa başka bir şey mi var?
Bence İsrail’e Filistin Yetmiyor…
Zor günlerde Ülkemizde çatlak ses istemiyoruz. ABD’nin yaptığı gibi susun sadece…
Selam Saygı ve Dualarımla…
