Hep düşünmüşümdür kariyer sahibi, başarılı insanlar hep yalnız oluyor. Evet başarılı insanlar yalnızdır. Hep böyle olmuştur olmaya da devam edecektir.
Çünkü kaliteli insanların çizgisi hep aynıdır asla değişmez. Bir kimseye yaranmak için çizgisini bozmaz, yapmacık davranışları yoktur ve kimsenin de oyuncağı olmaz. Menfaate dayalı hiç samimiyet kurmaz.
Hayat biz insanları istemediği kulvarlarda yol almak durumunda bırakır .Bazen mutlu olur , bazen de mutsuzluk hissederiz. Bu uğurda ister mutlu olalım , ister olmayalım mecburen dostluklar kurmak zorundayız. Kendimize yakın hissettiğimizi dost, yakın olmayanı da arkadaş grubuna alırız. Dost olarak gördüğümüz bizim için çok özeldir ve güvenerek her şeyimizi paylaşırız ancak arkadaş olarak gördüklerimiz de paylaşımız arkadaşçadır ve çevremizde yanı başımızda yer alırlar.
Dostumuz olarak gördüğümüz karşılıksız sevgi vardır ve her an yanımızda hissettiğimiz sıkıntılı anlarda bizleri rahatlatan, feraha çıkaran kişilerdir. Herkesle kolay dostluk kurulmaz ve biz insanlar karşılıksız ve çıkar beklemeyen dostlara ihtiyaç duyarız. Dostlarımız sırdaşımızdır, kötü anımız da yanımızda olan, beraber güldüğümüz, eğlendiğimiz ve sırt verenimizdir.
Arkadaş ortamında dinliyorum çok samimi oldukları arkadaşların günler sonra arkasını dönüp gittiklerini , görmemezliklerden gelişlerini ve sanki hiç tanımamış gibi davranışları sergilemeleri insanın içini acıtıyor. Bazen iyi ki de böyle dostum yok diyoruz çoğu zaman . Ne çok şey paylaşmışlardır sıkıntılı anları beraber aştıkları, beraber üzülüp ağladıkları, sevinçleri beraber yaşadıkları sanki hiç yaşanmamış gibi. Demek ki alacağını almış, birbirine karşı her şey bitmiş.
Eskiden dostluk arkadaşlık kavramı vardı ve çok güçlü idi şimdi ise bu kavramın yerini teknoloji aldı kimse kimsenin yüzüne bakmaz oldu . A SOSYAL yaşamı seçerek beğenme ,beğenilme derdine düştüler. Anlaşılıyor ki dostluk kavramı önemini yitirerek yeni akıma ayak uydurmaya çalışıyor.
Sıkıntılarla karşılaşıldığında dostlar aranır ve şu işimi halleder misin der devri oldu. Görülüyor ki dostluk ince hesaplar ve hizmete dönüşmüş durumda .Oysa ki hep bana bana olmaz ki madem dostuz, arkadaşız eşit olmalı her şey. İşte bu nedenle hep yalnız yaşamı seçer kariyer sahibi olanlar. İhtiyaçlarımızın değişime uğraması , teknolojinin yaşamımızda yerini alması ile birlikte esiri olduk.
Aynı zamanda adı da değişime uğrayarak ‘’ Kanka ‘’ terimini aldı buda zaman aşımına uğrayarak önemini kaybetti. Arkadaş olarak kabul ettiğimiz dostlarımız artık yalnız yaşamı tercih etti. İnsanlar artık dertlerini doktorlara, psikolojik danışmanlara başvurarak sıkıntılarını halletmeye çalışıyor tonlarca para harcayarak ve ilaç kullanarak. Şimdi soralım kendimize kaç arkadaşımız ve her şeyimizi paylaştığımız arkadaşımız var mı ? Eğer var ise biz çok şanslı bireyleriz. Sonuç olarak arkadaşlığın , dostluğun değerini bilelim.Dostlukları bir kalemde silip atmak yerine önce kendimizi sonra da karşımızdakini sorgulamalıyız.
‘’DOSTLUK İKİ YÜREK ARASINDA AKAN NEHİR GİBİDİR ; GİTTİĞİ YERİ TEMİZLER, GELDİĞİ YERİDE’’ .
