Abdulkadir Yigit, Malatya Birlik Gazetesi'ne Konuştu

PAYLAŞ
Malatya Birlik Gazetesi - MALATYA BİRLİK GAZETESİ

Malatya Birlik Gazetesi Muhabiri Mitat Hoşhanlının konuğu oldu.  Hocam öncelikle Gazetemize hoş geldin. Bizler zaman zaman sizleri basında takip ediyoruz gerçekten çok önemli çalışmalara imza atığını biliyoruz.

Sisuk Abdulkadir Yigit: Hoş bulduk.  Teşekkür ederim, Sayın Mitat bey

Malatya Birlik Gazetesi Muhabiri Mitat Hoşhanlı Konuşurken Şöyle dedi. Sayın hocam sizi basından ve kamuoyundan takip ettiğim kadarıyla uzun yıllar döğüş sanatlarıyla iç içe aktif faaliyetlerdesiniz.  Şuan yeni bir sistem getirdiniz ve onun eğitimini vermektesiniz. Neydi ismi unuttum, biliyorsunuz yeni gelen bu tür  sanatların ismini öğrenmekte zorlanıyoruz. Acaba ondan bahsedermişsiniz bu çalıştırdığınız sanat nedir?

 

Sisuk Abdulkadir Yigit: Mitat bey. Bu sanatı mucidi veya kurucusu toplum olarak maalesef filimleriyle tanıyıp ta, hakkında hiç bir şey bilmediğimiz BRUCE LEE dir. Bruce Lee On yaşlarında Wing Chun’un büyük ustası Yip Man’in nezaretinde onun üst öğrencilerinden Wong Shun-Leung, William Chueng ve arkadaşları Hawkins Cheung ile birkaç yıl çalıştı. Wing Chun çalışırken Hun Gar, Praying Mantis ve Tai Chi gibi diğer dövüş sanatlarını da denedi.

Malatya Birlik Gazetesi Muhabiri Mitat Hoşhanlı, Bir saniye araya gireceğim, Hun Gar, Praying Mantis ve Tai Chi ne oluyor. Bunlar ne manada?

Sisuk Abdulkadir Yigit, Mitat bey. 17. Yüzyılda Hun Hei Gun tarafından Kaplan, Turnakuşu  çiftinden oluşan yumruğa verilen isim Hun Gar, Praying Mantis (Peygamber Devesi) dövüş sanatıdır. Tai chi ise gölge boksuna benzer doğaçlama hayali döğüş kombinazonlarıdır.

Evet sözümüze devam ediyoruz.

Wing Chun’un merkezi hat teorisi (centerline), sabit dirsek teorisi (immovable elbow theory), trapping (phon sao), dört köşe teorisi (four corner theory) ve sticky hands (chi sao) gibi Wing Chun metotlarıyla kollarını makineleştirdi.

Daha sonra, Bruce Lee sürekli olarak değişerek gelişti ve geliştikçe değişti. Wing Chun dışında Batı Boksu (western boxing) çalışınca bir takım noksanları olduğunu düşünmekle birlikte bokstan da yararlandı. Ayrıca altı ay kadar kardeşiyle çalıştığı eskrim (fencing) sayesinde stop-hit, atağın beş yolu (five ways of attack), güçlü tarafın önde olması (power side forward), kırık ritim (broken rhythm), şaşırtmaca (deceptiveness), zamanlama (timing), mesafe ayarı (cadence), bazı ayak hareketleri (footwork) egzersizlerigibi sonradan ona ilham olacak bilgiler edindi.

Bu dönemlerine kendisinin ifadesiyle, “JUN FAN GUNG FU” demiştir yani Ustası Ip Man’dan aldığı Wing Chun’dan daha gelişmiş bir süreçti “Jun Fan Gung Fu” süreci.

Ve Amerika’ya gitti (1959). Seattle’a (Washington) yerleşerek orada “Lee Jun Fan Gung Fu Enstitüsü” adında bir dövüş sanatı okulu açtı (1964). Burada bazı değişikliklerle Wing Chun öğretince bazı Wing Chun ustaları bu değişikliklerden dolayı ve Çinli dışındakilerle olan paylaşımı nedeniyle dövüş teklifleri aldı. Çin’in bölgesel dövüş sanatları ustası Wong Jack Man’i bir meydan okuma maçında 3 dakikadan daha kısa sürede dövüşüp yendikten sonra Bruce Lee zaferine rağmen hayal kırıklığına uğradı.

Malatya Birlik Gazetesi Muhabiri Mitat Hoşhanlı, Hayret hem yendiği halde hayal kırıklığına uğraması neden?

Sisuk Abdulkadir Yigit: biraz sabır anlatacağım. Dövüş stilinin ona koyduğu limitler nedeniyle dövüşün uzamış olmasından rahatsız oldu ve tüm potansiyeliyle dövüşmediğini gördü. Böylece limitleri olmayan dövüş sanatları felsefesini oluşturacaktı. Bu uygulayıcıları bir şeyler yapmak için bir tek yol veya stile zorlamıyordu. İlk kez Garfield High School’da 1 inch yumruk kullanımını gösterdi. “Chinese Gung Fu: The Philosophical Art of Self Defense” (Çin Kung Fu’su: Kendini Savunmanın Felsefi Sanatı) kitabını yazdı.

Seattle’da Judo şampiyonu Jesse Raymond Glover ile bir Judo Şampiyonasında tanışınca Lee’nin hem en yakın ve hem de çalışma arkadaşı oldu. Glover onu kısa süre sonra kendi arkadaşlarıyla (Ed Hart, Skip Ellsworth, Jim DeMile, Leroy Garcia, Pat Hooks) tanıştırınca Lee’nin parklarda, garajlarda ve spor salonlarındaki derslerine onlar da dâhil oldu. Daha sonra Taky Kimura, Joe Cowles, Doug Palmer, Pat Strong ve başkaları geldiler. Fakat Lee sürekli evrimleşti. Oakland’da kendisinden yaşça büyük olan dövüş sanatçısı James Jimm Lee ile tanışınca Oakland’da ikinci bir Jun Fan Gung Fu Enstitüsü’nü açtılar. Yaş farkına rağmen James, Bruce’dan etkilenince Seattle’ı bırakarak Oakland’a geldi ve okulu açtı. James yardımcı öğretmen oldu. Ed Parker’ın Long Beach’a Uluslararası Karate Şampiyonası davetine icabet ederek orada 1 inch yumruk ve iki parmak şınavını gösterdi. TV yapımcısı Bill Dozier tarafından keşfedildi (1964). Lee Los Angeles’a taşınarak (1965) üçüncü ve son okulunu Dan Inosanto ile açtığında artık “Durduran Yumruğun Yolu” (The Way of the Intercepting Fist) ya da “Jeet Kune Do” (JKD) felsefesinden söz ediyordu.

 Yani Mitat bey Jeet Kune Do ortaya çıkıp kendini kabullendirmesi için çok süreçler geçirdi bu süreçleri bizzat bunu kuran Bruce Lee kendisi döğüşerek  ispat etmiştir.

Bruce Lee’nin dövüş sanatı “Jun Fan Gung Fu” olarak biliniyordu (Lee’nin Çince adı Jun Fan’dır). Los Angeles’taki öğrencileri arasında Ted Wong, Dan Lee, Bob Bremer, Jerry Poteet, Pete Jacobs, Richard Bustillo, Larry Hartsell, Herb Jackson ve Steve Golden dahil oldu. Dünya Boks şampiyonu Joe Lewis, 1964 Amerika Karate şampiyonu Mike Stone, Dünya karate Şampiyonu Chuck Norris ve Louis Delgado gibi turnuva şampiyonlarını da çalıştırdı; Joe Hyams, Stirling Siliphant, Tom Tannenbaum, Lee Marwin, Kareem Abdul Jabbar, Roman Polanski, James Coburn ve Steve McQueen gibi meşhurları da.

Sonra tüm okullarını kapatarak (1969) çalışma için “arka bahçe” (backyard) yaklaşımını benimsedi.

Önce sınıfları küçük ve dersleri daha kişisel tuttu. Wing Chun’un kol ağırlıklı disiplininden kurtularak Amerika da Taekwon do’nun Babası bilinen Jhoon Rhee tarafından kendisine öğretilen hızlı tekmeleri kullandı. Bu süreçte henüz otuz yaşında ağırlık kaldırırken sırtını incitince doktoru bir daha tekme kullanmasını yasakladı. Dinlenme sürecinde Jeet Kune Do ile ilgili notlar aldı. Rahatsızlığını kendi çabasıyla atlattı.

Bruce Lee farklı çalışma metotları kullandı.  Kuvvet için ağırlık çalışması, dayanıklılık için koşu, esneklik için germe ve diğerleri. Stilsiz stile vurgu yaptı (the style of no style). Geleneksel stillerin kalıplarından kurtulmak gerektiğini söyledi. İsminin fazla kısıtlayıcı olduğuna düşününce bu ismi verdiğine pişman oldu; çünkü belirli parametreler koyuyordu. Hâlbuki onun fikri sınırların dışında bir sanattı.  Anilikteki önemine binaen öncü yumruğu (straight lead) önemsedi. Hasma atak yaparken “haber verme” dedi, “telgraf çekme” (non-telegraphic). Su gibi akarak açıları bulmayı öğütledi (be like water). Savunmaları uzatma yerine atağı anında durdurmayı (stop hits & stop kicks) ya da eşzamanlılığı (simultaneous parrying & punching) yani çabuk cevap vermeyi önerdi.

Yükseğe tekmeyi egzersiz dışında hoş görmedi (No low kicks & high punch & mixed). Gerçek dövüşü ya da gerçekçiliği kriter edindi (combat realism). Klasiklerin tabularını yıktı (non classical). Akışkanlığı tavsiye etti (fluidity). Tüm mesafelerde rahatlık (comfort in all ranges) ve tüm pozisyonlarda rahatlık (adaptability in all positions) istedi. En yakın mesafede en uzun silahı kullanmayı teklif etti (longest weapon on nearest target). “Yumuşak hedefe güçlü silah” (strongest weapon softest target) dedi. Bireyin sistemden önemli (individual more important than the system) ve deneyimin de tekniğin üstünde olduğunu iddia etti (experience over technique). “Faydalı olanı al” dedi (absorb what is useful) ve “gereksiz olanı at” (hack away the unessential). Koşulsuzluğa (non conditional), kişisel özgünlüğe (individual uniqueness), doğallığa (spontaneity), stratejist olmaya, her yerde uygulanabilirliğe (applicable anywhere) çağırdı. “Limiti limit olarak kullanma” dedi (no limitation as limitation) ve “yolu yol olarak kullanma” (no way as the way). “Her şey dâhil et ve hiçbir şeyi hariç tutma” dedi (all inclusive, excludes nothing). “Bob and weave”den bahsetti. Ekonomik hareket edilmesini istedi (economy of motion); etkili (efficiency), direkt (directness) ve basitçe (simplicity). Prensipleriyle büyük bir dövüş sanatı filozofu olduğunu gösterdi. Bu yüzden Jeet Kune Do komplike hareketler veya stilize kalıplar yerine basitliği arar.

Egzersizi çok önemsedi. Bruce Lee’nin ilk iki okulundaki müfredatında egzersiz olmasa bile sonraki okulunda bu noksanlığı gidermiştir. Bu müfredatta önce fitnes programı vardır. Bruce Lee birçok dövüş sanatçısının fiziksel kondisyon için yeterince zaman ayırmadığını fark etti. Total fitnesin tüm elementlerini, kas kuvveti, kas dayanıklılığı, kardiyovasküler dayanıklık ve esnekliği dâhil etti. Kas gücünü geliştirmek için geleneksel vücut geliştirme ve ağırlık çalışmalarını kullandı.

 Dövüş sanatlarındaki fiziksel çalışmalarda başarılı olmak için zihinsel ve ruhsal hazırlığın önemli olduğunu vurguladı. “The Tao of Jeet Kune Do” isimli kitabında antrenmanın en ihmal edilen şey olduğunu yazdı. Yeteneğin geliştirilmesi için çok fazla zaman harcandığı gibi kişiliğin geliştirilmesi için zaman ayrılmadığını söyledi. JKD sadece Bruce Lee’nin konsepti olduğundan salt olarak “Jeet Kune Do” ismini hiçbir öğrencisi kullanmamaktadır.

Asistanı Dan İnosanto, “Bruce Lee’nin ölümünden sonra Jeet Kune Do değişik evrelerden geçmiştir” dedi. Lee’nin bazı öğrencileri Jeet Kune Do’yu Lee’nin kendilerine öğrettiği gibi öğretirken diğer bazıları ise kendi kültürel sanatlarını (BJJ, Filipino Kali, Thai Boxing, French Savate) kattılar. Bruce Lee’nin asistanlarına göre, “Her dövüş sanatçısı kendi JKD’sini kendisi bulacak olmasına rağmen, daima JKD’yi kendi başına bir sanat oluşturan bir çekirdek prensipler serisi olacaktır.” Bruce Lee bırakın her yıl her ay değişen ama gelişen biriydi. Bu yüzden ona ait her şeyi almanın yolu tüm öğrencilerinden yararlanmakla mümkündür. Bruce Lee JKD felsefesinde kişinin kendi özgünlüğünü ortaya koymasını istediğinden farklı JKD metotları oluşmuştur. Professor Joseph Cowles’ın Wu Wei Gung Fu’su, James Demile’in Wing Chun Do’su, Jesse Raymond Glover’ın Non Classical Gung Fu’su, Dan İnosanto’nun Jun Fan Jeet Kune Do’su örnek verilebilir. Tüm öğrencilerinin JKD’leri soyadlarıyla ifade edilebilir.

JKD Kulelkavido, Yüksel Yılmaz tarafından adının hiç duyulmadığı 1980’li yılların başından beri incelediği JKD felsefesinin ülkemiz şarlarına göre dizayn edilmiş bir Türk konseptidir. 80’li yıllarda özel derslerle bu felsefeyi yaymıştır. 1987’de İzmit’in merkezinde açılan bir spor okulunda uzun zaman bu felsefenin kriterlerini anlatmıştır. 1993’te yayınladığı dövüş sanatı dergilerinde bu felsefenin inceliklerine girmiştir. Yabancılarla karşılaştığı özel müsabakalarında bile her defasında bu felsefenin sadece bir teoriden ibaret olmadığını göstermiştir. Çeşitli branşlarda yarışan JKD’ciler dünya şampiyonlukları elde etmişlerdir. Yüksel Yılmaz’ın öğrencileri arasında Bruce Lee’nin ikinci, üçüncü ve dördüncü jenerasyon öğrencileri de mevcuttur. Silsile olarak başta Jesse Glover olmak üzere Bruce Lee’nin altı orijinal öğrencisinden ders almış olan Tom Keplar’ın Türkiye’deki temsilcisi ve “Türkiye’de Jeet Kune Do’nun Babası” olarak ilan ettiği Yüksel Yılmaz tarafından yorumlanmıştır. Yüksel Yılmaz dış bağlantılar yaparak Bruce Lee’nin tüm öğrencilerinin JKD’lerini Türkçeleştirerek makalelerle halinde yorumlarını medyada yaymıştır. 2008’de “Jeet Kune Do’nun Felsefesi” isimli kitabı yayınlanmıştır. 2009 yılında Avrasya Jeet Kune Do Federasyonu’nu kurarak dünyanın çeşitli ülkelerinde ve Türkiye’de temsilcilikler belirlemiştir. Günümüzde Yüksel Yılmaz birçok ülkede birçok kuruluşun JKD Türkiye temsilcisidir.

Türk JKD’si “JKD Kulelkavido” dünyada organize edilen JKD maçlarında Türkiye’yi en güzel şekilde temsil edeceğinden emindir. Ülkemizde de mevcut branşlarla beraber kardeşlik ve renk katacaktır. Bruce Lee’nin her jenerasyonda öğrencisi davet edilerek ülkemizde JKD hakkında Bruce Lee sonrası gelişmeler zaman kaybetmeden takip edilecektir. Böylece Türk JKD camiası sürekli olarak sadece yararlı olanı almaya ve oradan itibaren geliştirmeye devam edecektir.

Malatya Birlik Gazetesi Muhabiri Mitat Hoşhanlı, Çok güzel anlattınız, Hocam. Şuan Türkiye genelinde bu branş ne aşamada?

Sisuk Abdulkadir Yigit: Bu Sanat şu an, Türkiye Wushu - Kung fu Federasyonu çatısı altında bir branş olarak faaliyet göstermektedir. Bu branş ta, icra kurulu oluşturduk. Öğrencilerimize resmi Sporcu lisansı çıkarma hakkına sahip olmakla kalmadık, aynı zamanda Türkiye genelinde  ilk kez kocaelinde bölgeler arası Jeet Kune Do Şampiyonası düzenledik.

Ayrıca, Sayın Mitat bey, bu bölgeler arası şampiyonadan evvel, Güney Asya Jeet Kune Do Şampiyonası 2017 (South Asian JKD Martial Arts Championship 2017) için Sri Lanka’ya Kağıtspor Kulübü olarak ancak iki müsabık götürüp iki altın madalya ile döndük. 2018 yılında Tayland da düzenlenen Dünya Jeet Kune Do şampiyonasına sponsor bulmadığımızdan bir yarışmacı götürüp Dünya şampiyonluğu getirdik.

 Türkiye Wushu Kung Fu Federasyonu branşları değişime gittikçe kurullarını yeniliyor. Federasyonun alt branşlarından biri olan Jeet Kune Do Kulelkavido’nun 2018 yılı yeni kurulları belirlendi. Yeni kurul listelerinde kısmen değişikliğe gidildi. Jeet Kune Do Kulelkavido branşının İcra Kurulu başkanlığını önceki senelerde olduğu gibi Sijo Yüksel Yılmaz yürütüyor. Kuruldaki yerlerini koruyan Göksel Civelek ve Muammer Topçu’nun yanı sıra Mahmut Kıldize ve Bülent Güneş de dâhil edilerek kurul beş kişiye çıkarıldı. Ediz Barış’ın başkanı olduğu Teknik Kurula bu sene Alparslan Arslan ismi dâhil oldu.

 Abdulvahid Alagöz’ün başkanlığını yürüttüğü Merkez Hakem Kuruluna İsmail Hakkı Durmuş, Zekeriyya Almaz, Ertan Turan ve Mustafa Meral isimleri eklendi. Soner Günday’ın başkanlığını üstlendiği Eğitim Kurulunda İslam Karaaslan, Engin Alemdar, Gökhan Karagöz, Mustafa Topuz, Muhsin Özkan Özgenç ve Erkan Özakdağ’ın isimleri ilave edildi. Teftiş Kurulundaki Mümtaz Tarı bu gruba geçti. Tamamı doktorlardan oluşan Sağlık Kurulu Başkanı Recep Karasu olurken ekip değişmedi. ARGE Başkanı Cem Levent Şişman’ın ekibine Prof. Dr. Orhan Baş ve Doç. Dr. Ali Aslan dâhil edildi. Hayrullah Demiray’ın Başkanlığındaki Basın Yayın Kuruluna dâhil edilen Cihan Atik başkan yardımcısı olarak görev yapacak. Mustafa Hekimoğlu’nun başkanlığındaki Teftiş Kuruluna yeni olarak Servet Mete, Mehmet Erenoğlu isimler dâhil edildi. Diğer isimler geçen senedeki görevlerine devam ediyorlar.

 Ayrıca bu sene on iki kişilik bir Uluslararası İlişkiler Kurulu oluşturuldu. Kurulun Başkanlığını Abdulkadir Yiğit yürütüyor. Yeni Kurul şu isimlerden oluşuyor:

 ULUSLAR ARASI İLİŞKİLER KURULU:

Abdulkadir YİĞİT (BAŞKAN) (HAKEM) (TÜRKİYE)

Oğuz YALÇIN (BAŞKAN YARDIMCISI) (HAKEM) (TÜRKİYE)

Thomas KEPLAR (AVUSTRALYA)

Vikas GİHARA (HİNDİSTAN)

Rabih HAMZEH (LÜBNAN)

Kevin NISHANTHA (SRI LANKA)

Mahammad ŞAHBAZ (PAKİSTAN)

Vikith MANJUNATH (DUBAİ)

Çağdaş ÖNER (AMERİKA)

Abdelhamed CHIBEL (TUNUS)

Savaş ÇOĞLAN (ALMANYA)

Talha UZEL (ARJANTİN)

Ben de kurul başkanı olarak şuan, 2018 Eylül Ayının 18-27 sinde Sri Lanka’da olacağım.

Malatya Birlik gazetesi ve Gazete çalışanlara teşekkür ediyorum ve sizin nezdinizde bize sözhakkı tanıdığı için Teşekkür ederim.

Malatya Birlik Gazetesi yaptıkları başarılı çalışmalarını yakinen takip ediyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum ve çalışmalarınızdan başarılar diliyorum dedi.

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN