Yaşı otuzunda ,beli bükülmüş
Benzi sapsarıdır, kanı çekilmiş
Avurtları çökmüş, dişi dökülmüş
Dünyanın kahrını çeker Murtaza
Küçük yaştan beri ,gülmüyor yüzü
Sahipsiz kimseye,geçmiyor nazı
Ne bir bayramı var ne de izini
Gözü yaşlı ele, bakar Murtaza
Ağa zavarlamış ,hanım paylamış
Tenhalarda, gizli gizli ağlamış
Bir gün üzerine, güneş doğmamış
Her sabah erkenden, kalkar Murtaza
Aylık yok ,yıllık yok ,köleden farksız
Ortada sürünür, hem evsiz barksız
Babadan yetimdir,anadan öksüz
Ağlar göz yaşını, döker Murtaza
Her zaman kederli,her zaman üzgün
Talihine küsmüş, bahtına kızgın
Avrattan perişan, evlattan bezgin
Her akşam canından ,bıkar Murtaza
Minnet rica eder,varıp yalvarır
Bakkalından borca, şeker, çay alır
Kodamanla aynı vergiyi verir
Yusuf'um boynunu büker Murtaza.
Sabit yinanç | 26 Şubat 2020 18:17
Kalemine yüreğine sağlık Allah razı olsun