Kibir - NURSEVEN SOBACI

Kibir


Öyle insanlar vardır ki; kendilerini başkalarından üstün görürler. Başkalarını beğenmez sürekli eleştirirler. İnsan kendi içinde gizli bir büyüklenme hissine sahip olabilir. Bu his zaten genellikle gizliden gizliye yürütülür. İnsan kibrini genellikle ilan etmez.

Hepimizin içinde bir şekilde büyüklük güdüsü vardır. Bunun farkına varmak epey zordur. Az ya da çok, büyüklük iddiasındayız hepimiz. Bu iddianın kibir olması ölçüsüne bağlıdır. Bu kötü huy, insanların birbirini sevmesine ve birbiriyle kaynaşmasına engeldir. Kendini beğenen kimseyi Allah sevmediği gibi insanlar da sevmezler.

Yüce dinimiz ahlaki güzellikler manzumesidir. Dinimizin emretmiş olduğu güzel ahlak esaslarından biri de tevazudur. Tevazu kibrin zıttı olup; alçak gönüllülük, kendini olduğundan daha aşağı görmektir.

Nasreddin Hoca’nın bir fıkrasında, Akşehirliler bir gün Hoca’ya takılır ve sorarlar:

-Hocam senin evliyalar katında ulu bir kişi olduğun söylenir, aslı var mıdır?

Hoca’nın böyle bir iddiası elbette yoktur ama bir kere soruldu ya cevaplar:

-Herhalde öyle olmalı.

Akşehirliler;

-Böyle kişiler zaman zaman mucizeler göstererek bu özelliklerini herkese kanıtlar. Hoca madem kabullendin göster bir mucize görelim!

Hoca;

-Pekala şimdi size bir numara yapalım der karşısında durmakta olan çınar ağacına:

-Ey ulu çınar çabuk yanıma gel!..

Tabii ne gelen ağaç var ne giden. Hoca yürümeye başlar ağacın yanına varır.

Akşehirliler;

-Ne oldu Hoca ağacı getiremedin, kendin oraya gittin! diye gülünce,

Hoca;

-Bizde kibir yoktur, dağ yürümezse abdal yürür, der.

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
17Ağs

Sevgi ve Saygı

29Tem

Yüzleri Kızarıyor mu?

19Tem

Vatan Sevgisi

02Tem

Kibir

13May

Ahde Vefa