Nasrettin Hoca'ya sormuşlar: “Kimsin?” Hoca: “Hiç” demiş “Hiç kimseyim.” diye de eklemiş. Dudak büküp önemsemediklerini görünce, bu defa Hoca sormuş: “Sen kimsin?” Adam: “Mutasarrıf” demiş kabara kabara. "Sonra ne olacaksın?" Adam: “Herhalde vali olurum” demiş. “Daha sonra?” Adam: “Vezir” deyivermiş. “Daha daha sonra ne olacaksın?” Adam “Bir ihtimal sadrazam olabilirim.” diye cevap vermiş. “Peki, ondan sonra?” Artık makam kalmadığı için adam boynunu büküp son makamını söylemiş: “Hiç.” Nasrettin hoca, “Daha niye kabarıyorsun be adam! Ben şimdiden, senin yıllar sonra gelebileceğin makamdayım. ‘Hiçlik makamında!’”
Bizde Nasreddin Hoca misali çoğunun türlü entrikalarla makamları gezip tozduktan sonra gelebileceği son makam olan ‘Hiçlik Makamındayız’ çok şükür. Eğilmeden bükülmeden Elif misali bir hayat yaşayarak. Ben diye kibirlenenlerden de olmadık, yükselebilmek için diz çökenlerden de. Allaha çok şükür yanlışa meyletmedik. Sevdamızdan da doğrularımızdan da asla taviz vermedik. Hiçbir zaman vazgeçemeyeceğimiz bir yerde olmadık. Hiçbir şeyde gözümüz olmadığı gibi, kişisel bir menfaat ve beklentimiz de olmadı. Hiçbir faniye eyvallah dahi etmedik. Bulunduğumuz ve sahip olduğumuz her şey emanettir. Sahibine teslime her zaman hazırız.
Zaten akıllı olan insan dünyalık menfaat uğruna çırpınıp durmaz. Bukalemun gibi renk değiştirmez. Yaratıldığı fıtrat üzere dosdoğru olur. Hud Suresi 112. Ayette; “Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O, yaptıklarınızı hakkıyla görür.” buyrulduğu gibi. Yoksa hem Müslümanlıktan paye biçeceksin kendine, hem de fırıldak misali döneceksin. Olmaz elbette. Müslüman inancı doğrultusunda kendisinin değil davasının yükselmesi için mücadele eder.
Ha bu arada iki türlü hiçlik makamı vardır. Hocanın mizansen olarak bahsettiği Onur, Şeref ve Haysiyet sahiplerinin eriştiği hiçlik makamı ki, bu makamdakilerin asla kişisel menfaatlerle ilişkisi olmaz. Bunlar emrolunduğun gibi dosdoğru olanlardır. Allah onların yar ve yardımcısı olsun.
Birde dönüp dolaşıp türlü entrikalarla kişisel menfaatler uğrunda her şeylerini kaybedenlerin geldiği hiçlik makamı. Bu tür insanların menfaat uğruna yapamayacakları hiçbir şey yoktur. Güç merkezleri değiştikçe bunlarda değişirler. İpin döndürdüğü oyuncak misali bunlarda ipsiz dönerler. Allah onlardan etmesin. Liyakatle yükselenlere, oturduğu koltuğu dolduranlara saygım sonsuzdur, fikrimiz bir olmasa da. Tercih sizlerin.
Ama sizin tercihiniz Vatan olsun ki Vatansız yaşanmaz, sizin tercihiniz Bayrak olsun ki Kimliksiz yaşanmaz, sizin tercihiniz Ezan olsun ki o olmadan huzur olmaz, mutluluk olmaz. O zaman zaten gerisi teferruattır. Hak edene zaten hakkı verilir. Sen ağam paşam deme, Allah de sana yeter.
Biz ALLAH diyoruz haksızlığa zulme uğrasak ta, biz ALLAH AZZE VE CELLE diyor takdiri O’na bırakıyoruz. O’nun adaletine güveniyoruz. O, dilemeden hiçbir şey olmayacağını iyi biliyoruz, bir hiç bile. Tıpkı bizler gibi.
Hiçlik Makamında bulunanlara Selam, Saygı ve En Kalbi Dualarımla…
