Kadın ve Aile - BAHAR BALTA

Kadın ve Aile


Çok Değerli Malatya Birlik Gazetesinin Okuyucuları İnşallah Bugünden İtibaren sık sık siz değerli okuyucularımızla beraber olacağız Önemli olan bir şeyler yazıp çizdiğimizde Faydalı olmak bizlerde siz değerli okuyucularımıza faydalı olabilmek için yaptığımız çalışmaları paylaşacağız.

ASIL MESELEMİZİ UNUTMAK

  “Eğer Allah'ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp bitirmeye güç yetiremezsiniz. Şüphesiz insan pek zalimdir, pek nankördür.” (İbrahim-34)

“Ve hatırlayın ki Rabbiniz size şöyle bildirmişti: Yüceliğim hakkı için şükrederseniz elbette size (nimetimi) artırırım ve eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir.” (14/17)

“O, Kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi size verdi. Allah'ın nimetini saymak isterseniz sayamazsınız! Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür.” (14/34)

“Denizde başınıza bir felaket geldiği zaman, Allah'tan başka yalvardığınız bütün putlar kaybolur. Allah sizi tehlikeden kurtarıp karaya çıkarınca da yüz çevirirsiniz. Zaten insan çok nankördür.” (17/67)

Ve bunlar gibi nice ayetler insanoğlunun nankörlüğünden ve iyiliği unutmasından, ona ulaşır ulaşmaz arkasını dönmesinden bahseder. İnsanoğlu unutkanlığıyla meşhurdur. Lakin verilen nimetlerden faydalanırken ve her gün göz göze gelirken dahi aklına şükür gelmez. Bununla beraber hala hiçbir şeyin istediği gibi olmadığından yakınır.

İnsanlar şükrü unuttukça kalpler katılaşır. Allah'a (CC) karşı şükrü unutan insandan kula karşı teşekkür beklenmesi anormal olmaz mı zaten?

Allah'a karşı görevini yerine getirmekten imtina edip bunca nimete karşı şükrü unuttuktan sonra insana teşekkürler yağdırmışsın neye yarar?

Seninle beraber aynı yerleri paylaşacak olan ve senin gibi topraktan yaratılmış insanın karşısında bükülmüşsün neye yarar?

İnsanoğlunu nimetleriyle donatan ve şükürsüzlüğüne rağmen her gün bu işlemi devam ettirmek şeklinde Allah'a karşı yapılan nankörlük tüm dünyadaki insanlara yapılan nankörlükten daha ağırdır.

Bir eşyasını getiren kapıcıya dahi teşekkürler sunan insan o getirilen nimetin asıl sahibini unutan kul.

İnsanoğlu nankörlüğünün bedelini ödeyecektir. Unutulan nokta işte bu, hiç O'na döndürülmeyecekmiş gibi yaşamına devam eden insan yine unutmuş, yine gaflete düşmüştür.

Hakikaten asıl ve gerçek gün, o gündür; gerçekten hepimiz O'na döndürüleceğiz.

“ Öyleyse (yalnızca) Beni anın, Ben de sizi anayım ve (yalnızca) Bana şükredin ve (sakın) nankörlük etmeyin.”(Bakara 152)

 “Eğer Allah'ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp bitirmeye güç yetiremezsiniz. Şüphesiz insan pek zalimdir, pek nankördür.” (İbrahim-34)

“Ve hatırlayın ki Rabbiniz size şöyle bildirmişti: Yüceliğim hakkı için şükrederseniz elbette size (nimetimi) artırırım ve eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir.” (14/17)

“O, Kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi size verdi. Allah'ın nimetini saymak isterseniz sayamazsınız! Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür.” (14/34)

“Denizde başınıza bir felaket geldiği zaman, Allah'tan başka yalvardığınız bütün putlar kaybolur. Allah sizi tehlikeden kurtarıp karaya çıkarınca da yüz çevirirsiniz. Zaten insan çok nankördür.”

İnsanlar şükrü unuttukça kalpler katılaşır. Allah'a (CC) karşı şükrü unutan insandan kula karşı teşekkür beklenmesi anormal olmaz mı zaten?

Allah'a karşı görevini yerine getirmekten imtina edip bunca nimete karşı şükrü unuttuktan sonra insana teşekkürler yağdırmışsın neye yarar?

Seninle beraber aynı yerleri paylaşacak olan ve senin gibi topraktan yaratılmış insanın karşısında bükülmüşsün neye yarar?

İnsanoğlunu nimetleriyle donatan ve şükürsüzlüğüne rağmen her gün bu işlemi devam ettirmek şeklinde Allah'a karşı yapılan nankörlük tüm dünyadaki insanlara yapılan nankörlükten daha ağırdır.

Bir eşyasını getiren kapıcıya dahi teşekkürler sunan insan o getirilen nimetin asıl sahibini unutan kul.

İnsanoğlu nankörlüğünün bedelini ödeyecektir. Unutulan nokta işte bu, hiç O'na döndürülmeyecekmiş gibi yaşamına devam eden insan yine unutmuş, yine gaflete düşmüştür.

Hakikaten asıl ve gerçek gün, o gündür; gerçekten hepimiz O'na döndürüleceğiz.

“ Öyleyse (yalnızca) Beni anın, Ben de sizi anayım ve (yalnızca) Bana şükredin ve (sakın) nankörlük etmeyin.”(Bakara 152)

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
07Kas

Kadın ve Aile